Kayyum hakkında doğru bilinen yanlışlar: Türk siyasetine ne zaman girdi...
Türkiye Ahmet Özer'in tutuklanması sonrası 'Kayyum'u tartışıyor.
Türkiye'nin gündeminde Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in "PKK/KCK terör örgütüne üye olmak"tan tutuklanması ve yerine kayyum atanması var. CHP Esenyurt'ta 'Kayyum Mitingi' gerçekleştirirken Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu 'erken seçim' çağrısında bulundu. Buna karşılık İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ise yaptığı açıklamada "Belediye Kanunu'nda belediye yöneticilerinin terör üyesi olmaları durumunda karşı karşıya kalacakları durum açıktır. Şehrin emini, terör yandaşı olamaz" diyerek kayyum atamasını savundu. Siyasilerin karşılıklı açıklamaları ve tartışmaları sürerken kamuoyunda ise 'Kayyum'un ne zamandan beri uygulandığı merak konusu oldu. Odatv, 'kayyum'un tarihini araştırdı.
Türkiye uzun süredir terörle mücadele ederken pek çok askeri darbe ile de karşılaştı. 12 Eylül 1980'de Genelkurmay Başkanı Kenan Evren liderliğinde gerçekleştirilen darbe ile ordu yönetime el koydu, siyaset durduruldu ve sıkıyönetim ilan edildi. İlan edilen sıkıyönetim kapsamında ise şehirler askerlerin atadığı 'Sıkıyönetim Valileri' tarafından yönetildi. Bu süreçlerde pek çok belediye başkanı da askerler tarafından görevden alınırken yerine de yine askerlerin atadığı isimler görevlendirildi. Günümüzde ise 1980 darbesinde yaşanan bu durumdan dolayı kamuoyunda o gün için 'Kayyum' algısı oluştu. Ancak Türkiye, 'Kayyum' uygulamasıyla 1980 darbesinden çok daha sonra tanıştı.
15 TEMMUZ SONRASI GELDİ
Tarihler 15 Temmuz 2016'yı gösterdiğinde FETÖ'cü hainler Türkiye'de darbe yapmaya kalkıştı. Vatanperver askerlerin, polisler ve halkın direnmesiyle bu girişim boşa çıkartıldı. Daha sonra ise hızla Türkiye'de OHAL (Olağanüstü Hal) ilan edildi. OHAL sonrası ise Türkiye'de Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) dönemi başladı. Peş peşe KHK'lar ile devletin hemen her kademesinde yuvalanmış FETÖ'ye karşı geniş çaplı bir mücadele başlatıldı. FETÖ'cüler hemen her gün yayımlanan KHK'lar ile bir bir devletten uzaklaştırıldılar.
İşte bu KHK'lardan biriyle 21 Temmuz 2016'da Belediyeler Kanunu'na eklenen ek maddeler ile sadece
"terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık" suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılan, tutuklanan ya da kamu hizmetinden yasaklanan kişilerin yerine meclis üyesi olma şartı aranmaksızın görevlendirme yapılabileceği kaydedildi.
İLK KAYYUMLAR
Bu KHK sonrası ise üzerinden çok geçmeden çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde bulunan toplam 94 belediye başkanı, İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırıldı. Terör suçundan görevinden uzaklaştırılan ve yerlerine kayyum atanan 94 belediye başkanından 87’si Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) üyesi, 4’ü Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üyesi, 1’i Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) üyesi ve 2’si de bağımsız belediye başkanlarından oluşmaktadır.
Böylelikle 2016 yılında Türkiye ilk kez "Kayyum" ile tanıştı.
KAYYUM NE DEMEK
Yasalarla belirlenen bazı durumlarda, başkasına ait bir işi görmek veya bir malı idare etmek için tayin edilen kimse anlamına gelen 'Kayyum' aslında Arapça "kama (durmak)" kökünden gelir ve "kıyam (yerine geçmek, yürütmek)" kelimesinden türemiştir.
Kayyum olarak atanan kimse "kamu görevlisi" sayılmaktadır.
İLK DEFA OSMANLI'DA KULLANILDI
Öte yandan Türkiye’de kayyum terimi, Osmanlı döneminden bu yana mülk yönetiminde ve görevlendirme alanında sıkça kullanılan bir ifade olarak dikkat çekiyor. Arapça kökenli olan kelime İslam hukukunda belirli bir malı veya görevi yönetmek üzere atanan kişileri tanımlamak için kullanılmış.
Cumhuriyet döneminde ise kayyum, mahkemeler ya da devlet kurumları aracılığıyla bir kişi veya kuruluşun malvarlığını veya yönetimini geçici olarak devralmak amacıyla atanmış kişiler için kullanılan bir kavram haline geldi. 1980'li yıllardan itibaren ekonomik, ticari sebeplerle gündeme gelen kayyum atamaları, özellikle 2010’lu yılların ikinci yarısından itibaren şirketlere, belediyelere ve vakıflara yapılan atamalarla birlikte daha fazla tartışılır hale geldi.
Köklü bir geçmişe sahip olan kayyum uygulaması, bugün Türkiye’nin siyasi ve ekonomik gündemindeki yerini koruyor.
ESKİ İSTANBUL BAROSU BAŞKANI: KENAN EVREN DEĞİL, DOĞRUDAN ERDOĞAN YASASI
Öte yandan T24'e konuşan eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan da bu durumu vurguladı. Kazan, "Herkes kayyum atamasını kanunda olan bir şey sanıyor, Kenan Evren yapmış sanıyor. 15 Temmuz darbe girişimini bir çeşit ‘Allah’ın lütfu’ olarak gören Erdoğan, KHK ile kayyum uygulamasını getirdi. Kenan Evren değil, doğrudan Erdoğan yasası" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde yargılandığı davayı da anımsatan Kazan, "O günkü anayasal düzene göre o günkü suçlama ile bugünkü suçlama eşdeğerdi. Seçilme hakkını kaybediyordu. Ağır suç sayılırken kimse belediye başkanlığına dokunmadı. Ta ki Yargıtay onaylayana kadar tartışmasız, itirazsız belediye başkanlığı yaptı" ifadelerini kullandı.
Arda Ormancı
Odatv.com