AKP'nin kurucularından olan CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, TBMM'deki odasında Independent Türkçe'den Can Bursalı'nın sorularına cevap verdi.
Şener, "AKP kurulurken çok idealist davranmıştım. İyi şeyler olsun, demokratikleşme, insan hakları, dünya ile barışık olsun, insanı ile barışık olsun, ayrıştırma yapmasın, çağdaş demokratik değerler üzerinde siyaset yapsın istemiştim. Hatta hep söylerim, 'partinin programını ben yazdım' diyebilirim." dedi.
Şener, "Şu anda AKP'nin izlediği siyaset baştan sonra halen hiçbir kelimesi değişmemiş olan parti programına tam terstir. Şimdi açın bakın AKP'nin programına, ana özü itibarıyla çağdaş demokratik değerlere vurgu yapan bir parti programıdır." ifadelerini kullandı.
***
Konu, AKP'nin programı olunca ve Abdüllatif Şener de "Ben yazdım" deyince bazı hatırlatmalarda bulunmam ve Şener'e bazı sorular sormam gerekir.
AKP kurulmadan kısa bir süre önce, şimdi hayatta olmayan değerli bir şahsiyet, New York'tan bir lobi şirketi üzerinden Tayyip Erdoğan'a gizli bir belge gönderildiğini, belgenin kendisine AKP içinden ulaştırıldığını bildirdi. Belge, 3.5 sayfalık İngilizce bir metindi ve en önemli ifadesi, "Küreselleşme şehirleşme demektir. Ankara, yerel yönetimlere otonomi vermek ve milli hükümetin fonksiyonlarını yerel düzeyde merkezi olmaktan çıkarmak zorundadır. Dünya, bütün hükümetlerden bunu istemektedir" şeklindeydi. Belgeyi veren kişi güvenilirdi ama ikinci bir kaynaktan doğruluğunu teyit etmek gerekiyordu. Bu sebeple yayınlamakta tereddüt ediyordum. Derken AKP kuruldu ve parti programını inceledim ki ne göreyim; ABD'den CFR kaynaklı olarak gönderilen 3.5 sayfalık gizli belge, giriş bölümündeki yerel yönetimlere otonomi vermekle ilgili ifade dışında olduğu gibi parti programına alınmıştı!
Gazeteci büyüğümüz Rahmi Turan'ın bir zamanlar Günaydın gazetesinde yayınladığı sebze meyve fiyatlarını bir önceki dönemle kıyaslayan tablolar gibi bir çalışma yaptım. Parti programındaki ifadelerle, memorandumdaki ifadeleri tablo olarak verdim ve 26 Ağustos 2001 tarihli Büyük Kurultay'da yayınladım. Aradan 20 yıl geçti, kimse bu habere ciddi bir itirazda bulunamadı. Çünkü belgeliydi.
***
Şimdi Abdüllatif Şener, "AKP'nin programını ben yazdım diyebilirim" diyor! Kamuoyunun önünde soruyorum:
-Sayın Şener, AKP programının temelini ABD'den gönderilen gizli belge oluşturduğuna göre siz geri kalan bölümlerini mi yazdınız? Bu konuyu açıklamanız gerekir.
Programın kelimesi bile değiştirilmemiştir, çünkü ana metni ABD'den gönderilmiştir! AKP, programına aldığı Amerikan dayatmalarını, "devlet reformu" adı altında uygulamaya; küresel güçlere verdiği sözü tutmaya çalıştı. Sonunda tek adam yönetimine de geçtiler. AKP'yi destekleyen iş adamları, "Artık devletler değil, şehirler ve bölgeler yarışacak" diyebiliyor. İşte hepsi bu programda var!
Grafen konusunda bir düzeltme…
İspanyol Prof. Dr. Pablo Campra Madrid'in analizini yayınlamış ve "mRNA aşılarının içinde yüzde 99'u grafen var" verisini paylaşmıştım. Takipçilerden Mustafa Saraç'ın uyarısıyla gördüm ki böyle bir ifade analizde yok.
Gerçi analiz, baştan aşağı mRNA aşısında grafen oksitin varlığını gösteriyor. RD1 dediği aşı numunesinden alınan örnekler ile grafen fotoğraflarını kıyaslıyor ve "grafen vardır" diyor. "Mikroskobi kesin kanıt sayılamasa da güçlü kanıttır ve karakterizasyon analizi bunu tamamlar" diyor. Peki nereden çıktı bu "yüzde 99" öyleyse?
Analizi tercüme eden Türk profesörün, "yüzde 99.9 ihtimalle mRNA aşılarında grafen var" demek istediği anlaşılıyor. Fakat "yüzde 99.9 grafen var" diye analizden ne anladığını yazınca ben de yazdığı gibi anlamışım. Sonuçta İspanyol profesör, bu aşılarda grafen bulunduğunu söylüyor. Grafen ise sensör işlevi de gören bir ürün!
Arslan BULUT
YORUMLAR