Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, işçi emeklilerine verilecek yüzde 37,6 oranındaki zammı 5 puan artırarak yüzde 42,6 çıkarması hayal kırıklığı yarattı.
Memur ve memur emeklilerine yüzde 49,5 ücret zammı yapılmasını kararlaştıran iktidarın SSK ve Bağ Kur emeklileri için 42,6 oranında artış yapması emekliler arasında ayırımcılık olarak yorumlandı.
İktidar en düşük emekli aylığını da 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkardıklarını açıkladı.
Düşük maaş alan işçi ve Bağ Kur emeklileri için maaşlarında yapılan artış yüzde 42,6’yı da bulmuyor.
En düşük emekli maaşının 7 bin 500 liradan 10 bin liraya çıkarılması yüzde 33,3’lük bir artışa karşılık geliyor.
Bu durumda en düşük emekli maaşı alanlar için yüzde 33,3’lük artış büyük emekli örgütleri tarafından tepkiyle karşılandı.
TÜRK-İŞ’in Aralık 2023 sonu itibariyle yaptığı araştırmanın sonuçları düşük maaş alan emekliler için tabloyu ortaya koyuyor:
“Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 14.431 TL’ye, gıda harcaması ile giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 47.009,38 TL’ye çıktı.”
Bu rakamlar karşısında en düşük emekli aylığıyla hayatta kalmaya çalışan emeklilerin yaşam mücadelelerinin giderek daha da zorlaşacağını gösteriyor.
TÜRK-İŞ’in araştırmasına göre evi olan düşük maaşlı işçi emeklileri sağlıklı gıdaya, sağlık ve ulaşım hizmetlerine ulaşmakta zorluk çekecekler.
Evi olmayan kirada oturan emekliler için ise durum çok daha vahim.
Meclis’te CHP’nin verdiği, emeklilerle ilgili geçim koşullarının ve ücret kayıplarının araştırılmasına ilişkin önerge AK Parti ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.
Meclis’te iktidar çoğunluğu muhalefetin hiçbir önergesine geçit vermiyor.
Meclis’in araştırma ve denetleme görevi kilitlenmiş durumda.
Yıllarca çalışıp emekli olduktan sonra kimseye muhtaç olmadan yaşamını insanca sürdürebilmek bir insan hakkıdır.
Ancak bu hak Türkiye’de birçok çalışan için olduğu gibi emekliler için de tanınmıyor.
En düşük emekli aylığı 20 bin lira ile özellikle evi olmayan emeklilerin geçinmesi mümkün değil.
Her gün fiyatlar artıyor.
Kiralar rekor düzeyinde artış gösterdi.
Ekmek bile büyük kentlerde 8-10 lira düzeyinde.
Dolar 30 lira, euro 33 lira, benzin 40 lira.
İthalata bağlı sektörlerin ürünlerinin fiyatları döviz ve eurodaki artış nedeniyle her gün yükseliyor.
Türkiye israfa ve kayırmaya dayalı bir ekonomi politikasıyla yönetiliyor.
İktidar emekten, emekçiden, emekliden yana değil sermayeden yana kararlar alıyor.
Enflasyonun yükselmesinde yanlış faiz ve döviz politikasının yanı sıra yüksek kâr oranlarının da büyük etkisi olduğu bilim insanları tarafından yapılan araştırmalarla ortaya konmuş durumda.
Ancak iktidarın tercihini emekten, emekliden yana değiştireceğine yönelik en küçük bir işaret yok.
Fikret Bila
HALKTV.COM
YORUMLAR