Hemen herkes İsrail siyasetinin megalo ideasının “Arz-ı Mev’ud”, yani İsrailoğullarına tanrı tarafından vaat edilmiş topraklara sahip olunması gerektiğini iyi bilir.
Ben bir komplo teorisyeni değilim.
Ben bir emniyet istihbaratçısı değilim.
Ben bir siyaset bilimcisi değilim.
Ama ben bir dinler tarihi uzmanıyım. Dinlerden kaynaklanan ezoterik ürünlerin dünyadaki egemen güçleri nasıl güdülediğini iyi bilirim.
Neden bahsetmek istediğimi açayım…
Hemen herkes İsrail siyasetinin megalo ideasının “Arz-ı Mev’ud”, yani İsrailoğullarına tanrı tarafından vaat edilmiş topraklara sahip olunması gerektiğini iyi bilir. Bundan ötürü Pazartesi günü Gazze’de öldürülen onlarca kişinin katledilme psikolojisini az veya çok hissedebilir. Çünkü Siyonist felsefenin Kızılelma ülküsünde bu hedefin vazgeçilmez olma gerçeğininfarkındadır.
Ancak işin detay kısmına gelirsek…
İsrail’i de içine alan Ortadoğu’nun “Armageddon (Mecidiye) Savaşı” için seçilmiş dinsel platform olduğunu çok az kişi bilir. Üç ilahi din olan Musevilik, Hristiyanlık ve İslam’ın kıyamet senaryolarında bu kutsal bölgenin önemle vurgulandığını pek fazla bilen yoktur.
Birkaç gün önce Amerikalı köktendinci yapıların görüşlerini seslendirengazeteci Serdar Turgut’un haberiniOdatv’nin konu yaptığını eminim çok kişi hayretle okumuştur.O habere göre, özellikle Amerika’da “Recep Erdoğan’ın anti Christ”, yani İsa karşıtı ve İsa düşmanı olduğu, açıkçası “Deccal” olduğu inancı yaygınlaşıyormuş. Bir gün gelecekmiş ve Recep Erdoğan, gökten inecek olan İsa ile –güya- Armageddon denilen mevkide savaşacakmış.
Ben AKP’deki Mehdilik savaşı üzerine de bir yazı yazmıştım, belki hatırlayanınız vardır, o yüzden bir daha burada mevzuyu uzatmak istemiyorum ama yine aynı partinin “2023” vurgusunu gündemde tutma gerekçesi hakkında ileride bir yazı yazmayı düşünüyorum.
KUTSAL KIYAMET SAVAŞI “ARMAGEDDON”
Bir savaş ki tüm dünyanın ilgi odağı.
Bir savaş ki süper güçlerin arenası.
Bir savaş ki acımak yok, hain planı ertelemek de yok.
Bir savaş ki tüm lanetleri üzerine çekiyor.
Bir savaş ki tüm dinlerde “Mukaddes Kıyamet Savaşı” olarak kabul ediliyor.
Bundan kısa süre öncesine dayanan zamanda Arap Baharı’nı anlamayanlar, bugünAfrin’de, Membiç’te veyaAyne’lArab’da, yani Suriye ve Ortadoğu topraklarında olup bitenin gerçek yüzünü, savaşların altındaki ve küresel niyetlerin ardındaki senaryoyu da anlamıyor.
Ben 3 yıl önce bir kitap yazmıştım, adı Mehdi Mesih idi.
Odatv, belli başlı ilginç konuların bu kitapta nasıl ele alındığından söz etmişti.
Örneğin kitabımda; Mesih olduğunu iddia eden bazı isimlerin sansasyonel durumlarını konu edinmiş, Fetö davalarındaki bazı sanıkların tişörtlerindeki “Hero (İlahi kahraman)” ifadesinin cemaat tarafından ezoterik bir şifre olarakkabul edildiğini önceden haber vermiştim. Ayrıca aynı kitapta, henüz Suriye’deki kargaşaya müdahale etmemiş olan Rusya’nın çok yakın zamanda bölgeye kayıtsız kalamayıp müdahil olacağını iddia etmiş ve iddiamda yanılmamıştım.
Kitaptaki önemli vurgular sadece bunlar mıydı?
Elbette ki hayır…
En önemli konulardan biri de, tüm dinlerin kutsal kabul ettiği “Kutsal Kıyamet Savaşı”, diğer adıyla Armageddon Savaşı yahut İslamliteratüründeki ismiyle “Ahirzamanda meydana geleceği söylenen (kıyametin kopuşundan önceki zamanda) Mecidiye Harbi” idi.
Hristiyanlığın, özellikle de Evanjelist (Kutsal kitabın radikal bağlıları) Hristiyanların temel inanç esaslarından biri, İsa’nın çarmıha gerilip öldürüldükten kısa bir süre sonra dirildiği ama insanlar arasında fazla yaşamaksızın göğe yükseldiği, dünyanın ve evrenin sonu gelmeden önce tekrar gökten inip yaşamına devam edeceği meselesidir. Hatta İsa’nın inişi meselesi öyle bir seviyeye gelmiştir ki, bazı aşırı dindar Hristiyanlar tarafından Amerika’da kurulançiftliklerde İsa’nın inişinde kurban edilmek üzere belli görünüşlere sahip buzağılar yetiştirilmektedir.
HRİSTİYAN VE MUSEVİKAYNAKLARINDA ARMAGEDDON SAVAŞI
Peki, İsa inecek de ne yapacaktır?
İnanca göre, İsa iyilerin başına geçip tüm Hristiyanları birleştirecek, Hristiyanlığı tek din haline getirecek, ama kıyamete yakın zamanda yanında sadece Yahudiler kalacak ve nihayet kıyamet kopacaktır.
İsa, Hristiyanlığı tek din haline getirirken kutsal bir savaşın içinde önder pozisyonunda bulunacaktır. İşte bu savaşa Armageddon adı verilmektedir.
Armageddon, milattan önce 609’da bugünkü İsrail toprakları içinde yer alan Megiddo’da Mısırlılar ile İsrailliler arasında yapılan ve Yahudilerin kaybettiği önemli bir savaşın adıdır. Aynı zamanda bugün radikal dinî gruplarca rövanşı yapılacak bir savaştır.
Armageddon Savaşının, Suriye ve etrafındaki ülkeleri içine alacak şekilde Mecidiye veya Megiddo Tepesi denilen bölgede gerçekleşeceğine inanılmaktadır.
Radikal Hristiyan gruplarından Yehova Şahitleri, yeryüzünde yaşayan kötülerin ve tanrının "Gökteki krallığı"nın yanında olmayı reddeden insanların Armageddon'da yok olacağına, ancak yeryüzünün yok olmayacağına inanırlar. Yeryüzünün, Yehova ve "gökteki krallığı"nın Kralı İsa Mesih tarafından iyilere ve bu krallığı kabul edip yanında yer alan insanlara sonsuza dek cennet olarak verileceğine de inanırlar.
Yehova Şahitleri için Armageddon, insani yönetimleri ile tanrı arasında gerçekleşecek son savaşın adıdır. İnsani yönetimler ve onları destekleyenler, şimdi bile tanrının yönetimine boyun eğmeyerek ona karşı olduklarını göstermektedir.Armageddon savaşı insani yönetimleri sona erdirecektir. (Daniel 2:44).
“Armageddon” sözcüğü Kutsal Kitapta sadece Vahiy adlı bölümün 16. ayetinde geçmektedir. Vahiy kitabı, yeryüzünün bütün krallarınınArmageddon denilen yerde, Mutlak Güce Sahip Tanrı’nın büyük gününde yapılacak savaş için toplanacaklarını haber verir. O gün İsa Mesih, Tanrı’nın düşmanlarına karşı zafer kazanmak için göklerde meleklerden oluşan bir orduya önderlik edecektir. (Vahiy 19:11-16, 19-21).
Armageddon ifadesi bazen “Har–Magedon” (İbranice Har Megiddon) olarak çevrilir ve “Megiddo Tepesi” anlamına gelir. Tarih bu şehrin yakınlarında önemli savaşların yapıldığını gösterir; bunlardan bazıları Kutsal Kitapta da kayıtlıdır (Hâkimler 5:19, 20; 2; Krallar 9:27; 23:29).
Bununla birlikte Armageddon’un eski Megiddo’nun yakınlarındaki bir yer olamayacağına inananYehova Şahitleri de vardır. Çünkü burada büyük bir tepe yoktur ve hemen yanındaki Yizreel Ovası Tanrı’yla savaşan o kadar çok kişiyi alacak genişlikte değildir. Onlara göreArmageddon, Tanrı’nın yönetimine karşı koymak için son kez toplanan milletlerin dünya çapındaki durumudur.
Yahudi kaynaklarında da, Ortadoğu topraklarında büyük bir savaşın yaşanacağı, sonucunda tüm yeraltı zenginliklerinin galip taraf olan Yahudilerin eline geçeceği inancı vurgulanır.
Radikal projeli Hristiyanlar, İsa’nın gelebilmesinin bu Armageddon Savaşına ve sonucuna bağlı olduğuna inandıkları için her halükârda Yahudilerin bu savaşında onlara yardım etmeyi kutsal bir görev sayarlar.
İSLAM KAYNAKLARINDAARMAGEDDON SAVAŞI
İslam KaynaklarındaArmageddon, (Melhame-i Uzma “Büyük Kanlı Savaş) veya Melhame-i Kübrâ ya da Hermeciddun olarak geçer.
Kıyametten önceki zamanda, yani ahirzamanda Mehdi adındaki/ sıfatındaki bir kişi (Müslümanların tanrısal kurtarıcısı) ve Hz. İsa önderliğindeki Müslümanlar ile Deccal (Kötülüğün kahramanı) önderliğindeki Yahudiler arasında büyük bir savaşın yaşanacağına inanılır.
Bu konuyla ilgili birçok hadis vardır. Mesela “Müslümanlarla Yahudiler harp etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. O harpte Müslümanlar galip gelerek Yahudileri öldüreceklerdir. Öyle ki, bir Yahudi taşın veya ağacın arkasına saklanacak ama taş ya da ağaç; 'Ey Müslüman, Ey Allah'ın kulu, şu arkamdaki Yahudi'dir, hemen gel de öldür onu!' diyecektir” şeklindeki hadis, nefret söylemi ve bir ulusu alenen aşağılamasının yanında, oldukça hayalperest sadist dinci beklentilerinide ayakta tutmaya yaramaktadır.
Bundan yıllar önce gazeteciler, İsrail Devleti'nin o günkü başbakanı ŞimonPerez'e “Müslümanlar sizin devletinizin yıkılacağından haber veriyor.” diye hatırlattıklarında, ŞimonPerez, şu cevabı vermişti “Kur’an'ın bahsettiği Müslümanlar gelsin, o zaman düşünürüz.”
İşte Ortadoğu coğrafyasında yaşananların ve bu bölge üzerinde oluşturulan senaryonun özeti budur ve bu savaşın Suriye’nin tüm alanını kapsayacak şekilde başlaması uğruna emperyalist güçler Ortadoğu’ya çöreklenmektedir.
Nazif Ay
Odatv.com
YORUMLAR