ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Sean Robertson, Rûdaw muhabirinin Fırat'ın doğusunda oluşturulacak "Güvenli Bölge"ye ilişkin sorularını cevaplandırırken, "Amacımız, devamlı bir şekilde planlamanın yapılarak uygulanması için Türkiye'de, ABD-Türkiye ortak operasyon merkezi kurmak. Savunma Bakanlığının amacı Suriye'de IŞİD'in tamamıyla ortadan kaldırılmasıdır. Güvenlik mekanizması birkaç aşamada kurulacak" dedi.
Banu Avar diyor ki "Bu açıklamada Türkiye'nin önceliği olan bölgenin YPG'den temizlenmesi, silâhtan arındırılması konusunda en ufak bir ifade yok! Pentagon, YPG'ye dolaylı mesaj veriyor. 'Amacımız Türkleri yavaşça yumuşatmak. korkmanıza gerek yok' demiş oluyor."
***
Suriye'nin resmi haber ajansı SANA'ya göre, Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynak, Türkiye ile ABD'nin vardığı "güvenli bölge" anlaşmasını reddettiklerini söyledi.
Ajansa göre, adı açıklanmayan kaynak, "Suriye Arap Cumhuriyeti, Türkiye ile ABD'nin egemenlik ve toprak bütünlüğüne açık bir saldırı niteliği taşıyan 'güvenli bölge' kurma adı altında işgal etmeye dönük anlaşmasını kategorik ve net bir şekilde reddetmektedir" dedi.
Yani, alınan kararın uluslararası hukuk açısından hiçbir geçerliliği yok. Çünkü ABD'nin Suriye'de, IŞİD ve YPG gibi terör örgütlerini silahlandırıp ordular haline getirmesi suç zaten... ABD'nin Suriye'de asker bulundurması da hukuk dışı... Türkiye, kendisi ve komşusu aleyhine terör örgütleri kuran bir devletle, neyin ortak mekanizmasını kuracak?
***
Prof. Dr. Hasan Ünal da, Sputnik'e yaptığı değerlendirmede, "Eğer Menbiç'te olduğu gibi Türk ve Amerikan kuvvetleri bazı bölgelerde volta atacak ve bu da 'başarı' olarak addedilecekse, o zaman ciddi bir oyalama taktiği ile karşı karşıyayız demektir" dedi ve ekledi:
*"Müşterek Harekat Merkezi'ne dair de pek çok soru var. Bu merkezin görevi ne olacak? Nerede kurulacak? Bu merkezden kalkan Türk ve Amerikan uçakları Suriye'nin kuzeyinde uçuş mu yapacak? O zaman yeni bir 'Çekiç Güç' Harekâtı ile karşı karşıyayız demektir."
Ünal'ın diğer değerlendirmeleri de çok önemli:
*"Gelinen noktada PYD'nin Suriye'de kültürel, etnik temizlik yapmasına verdikleri destek sebebiyle ABD'nin Suriye'deki varlığı tamamen illegal olmuş durumda. Böyleyken Türkiye neden Amerika ile Suriye'de işbirliği yapıyor?"
* "Biz, Suriye'de bir 'ÖSO devletçiği'mi kurmaya hazırlanıyoruz? 'ÖSO devletçiği' Suriye'ye nasıl entegre edilecek? Böyle bir entegrasyon, en iyi ihtimalle, gevşek bir federasyonun hayata geçmesiyle mümkün olur. O zaman da PYD/PKK da geniş çaplı bir otonomi elde eder. Bu da Türkiye'nin çıkarları açısından doğru değildir."
* "Suriye devletiyle aramızdaki uzlaşmazlıklara son vermeliyiz. Bunu yaparsak hem PKK/PYD hem de ABD üzerinde psikolojik baskı kurarız hem de Suriye'de kontrol ettiğimiz toprakları Suriye'ye iade etme koşuluyla Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların tamamının, evlerine dönmesini sağlayabiliriz. Bu da Türkiye'nin ulusal çıkarlarına hizmet eder. Suriye'nin yeniden yapılanmasında rol oynayabiliriz."
***
Peki iktidar ne yapıyor? Başından beri ABD ile birlikte Suriye'yi yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Üstelik bunu İhvancılık adına yapıyor. Artık "Yeni Osmanlı" da diyemiyorlar. Öyle ya Yeni Osmanlı'yı ABD mi kuracak? ABD'nin kuracağı devlet, IŞİD gibi olur ancak. Daima İslam dünyasına müdahale zemini oluştursun diye…
Bu politikalar, Türk Milleti adına utanç vericidir. Zira, Türkler, tarih boyunca kendi politikasını kendisi uygulamıştır. İktidar ise Amerikan politikalarına destek veriyor, bunu da milli politika diye gösteriyor!
Kaynak Yeniçağ: Yeni Osmanlı'yı ABD mi kuracak? - Arslan BULUT
YORUMLAR