Mustafa ÖZBEY

Mustafa ÖZBEY

[email protected]

Dinleyin ağlayın...

12 Haziran 2017 - 11:38

Aybüke öğretmen...

22 yaşındaydı.

Balıkesirliydi.

Daha yeni müzik öğretmeni olmuştu.

İlk tayin yeri Batman'ın Kozluk ilçesiydi.

Ve PKK'lı alçakların açtığı ateş sonucu...

Batman'ın Kozluk ilçesinde yaşamını yitirdi.

*

"Mağusa Limanı" adlı çok güzel bir Kıbrıs türküsü vardır ya...

Aybüke öğretmen, işte bu türküyü söylemiş.

Girin internete...

"Aybüke öğretmen / Mağusa Limanı" yazın... Hemen çıkacaktır karşınıza...

Tıklayın ve dinleyin.

*

Aybüke öğretmenin şöyle haykırdığını göreceksiniz:

 "Mağusa Limanı limandır liman / Beni öldürende yoktur din iman".

*

Ağlayın, dinleyin.

 Dinleyin, ağlayın.

En sonunda kendinizi...

Türkünün son bölümünü şu hale getirip söylerken bulacaksınız:

"Uyan Aybüke'm uyan, uyanmaz oldu / Yedi kurşun yarasına dayanmaz oldu".

Ahmet Hakan Hürriyet

***

Muhalefetin tek şansı, liderlerin istifası

--------

...Cumhurbaşkanı seçiminden önce CHP'nin de, MHP'nin de "genel başkan" değişikliği ve toptan bir yenilenme hareketi yapması şart.

Bu konunun "bir seçim daha ötelenmeyecek kadar önemli" olduğunu da "partisini ve ülkesini seviyorsa" herkesten önce o genel başkanların görmesi gerekir.

Eğer "demokratik" iseler her iki liderin de istifa ederek "partilerine ve ülkeye yeni bir şans vermeleri" şarttır ve bu son günlerde toplumun en çok dile getirdiği konuların başında geliyor.

CHP, referandumda Hayır oyu veren yüzde 49'luk kesimi "kendi seçmeni" gibi görme yanılgısından vazgeçmeli, yeni bir lider için kolları sıvamalı ve 2019 genel seçiminin "ön seçim ve dar bölge" sistemiyle yapılması, halkın seçeceği milletvekillerinden oluşmuş bir "bağımsız Meclis'in" ortaya çıkması için çalışmalıdır.

MHP de ancak yeni, yıpranmamış bir liderle "baraj altında kalma" ihtimalini ortadan kaldırabilir.

Tabii bunların yanında "seçim güvencesini sağlayacak, güvenilir bir YSK'nın ortaya çıkarılması", konusu da her şeyden önce geliyor.

Güngör Mengi Vatan

***

Adaletin karnesi

--------

18 milyon öğrencimiz karnelerini aldı. Onlara güzel tatiller diliyorum. Peki, Türkiye'nin "adalet karnesi" nasıl?

Yaşanan olaylar halk arasındaki güven erozyonunu büyütüyor. Jet hızıyla tahliye edilmek nedense hep damatlara nasip oluyor, adaletin terazisi onlardan yana çalışıyor. Bu ülkede adalet aramak için AKP kapısında damat mı olmak gerekiyor?

(...) Arınç'ın damadı Ekrem Yeter, 5 Haziran günü tutuklanmıştı. Cezaevinde sadece 4 gün kaldı ve önceki gün (9 Haziran günü) tahliye edildi. Böyle jet tahliye belki de ilk defa görülüyor. FETÖ soruşturmaları nedeniyle aylardır cezaevinde olup, daha hâkim karşısına bile çıkarılmayan binlerce sanık var. Ne dersiniz? Sizce adaletin karnesi nasıl?

Rahmi Turan Sözcü

***

Erdoğan'a göre Kılıçdaroğlu

CHP'nin 7 Ok'unu bilmiyor!!!

----------

Önceki akşam, her akşam olduğu gibi Erdoğan iftar konuşması yaptı. Zaten ramazan başladığında bu yana her iftar saatinde konuşuyor Erdoğan. Tabii tüm televizyonlar da anında canlı yayına geçiyor. Hangi kanalı açsanız Erdoğan'ın iftar konuşmasına uğramamanız mümkün değil. Erdoğan bu iftar konuşmasında da CHP'ye ve Genel Başkanına verdi veriştirdi. Konuşurken Kılıçdaroğlu da demiyor. "Adını söylemeye gerek yok, şu ana muhalefet partisinin başındaki zat var ya" diye başlıyor lafa, gerisi yaylım ateşi gibi. Ancak sürekli öfkeli tondaki bu konuşmalarında komik hatalar da yapıyor Erdoğan.  İşte önceki geceki konuşmasında Kılıçdaroğlu'nun Orta Doğu'daki gelişmelerden hiç haberinin olmadığını, ne olup bittiğini bilmediğini söyledikten sonra "Zaten bu zat CHP'nin 7 Ok'unun da ne anlama geldiği bilmiyor" deyiverdi.

Salon alkıştan inledi.

Tamam da CHP'nin 7 Ok'u yok ki.

CHP'nin simgesi 6 Ok.

Ne oldu şimdi?

"Eyyy Cehape'nin başındaki adam, sen hiçbir şey bilmiyorsun" diye efelenirken yakıştı mı bu dil sürçmesi?

Şimdi CHP'liler "Cahilsin" derse yanlış mı olacak?

Can Ataklı Korkusuz

***

Damat olmadan olmuyor

--------

Kadri Gürsel kendisine yöneltilen "ByLock" kullanıcısı 92 FETÖ şüphelisi ile iletişim kurmak ithamını HTS kayıtlarına dayanarak çürütmüş bulunuyor.

12 Eylül'de benzeri bir olay olsaydı, tutuklu tahliye edilirdi. Bugün ise Kadri hâlâ içeride.

Galiba bu dönemde, tahliye olmak için iddiaları çürütmek bile yetmiyor da, illa birilerine damat olmak gerekiyor...

Ali Sirmen Cumhuriyet

***

Nerede o ağaçlar?

--------

Zeytin tasarısı tartışılırken Başbakan Binali Yıldırım yüreklere su serpmek için şöyle demişti:

- Ortadan kaldırılan kadar yeni zeytinlik alanları oluşturulacak...

Bunu duyunca aklımıza İstanbul'da üçüncü köprü ve üçüncü havalimanı için kesilen ağaçlar geldi.

Orada kesilenin bir iki değil tam 5 katı ağaç dikilecekti... Nerede

o ağaçlar?

Ulaştırma Bakanı Ahmet Arslan geçen yıl bir demecinde müteahhit firmalar tarafından üçüncü köprü için 2 milyon ağaç dikildiğini, üçüncü havalimanı için 5 milyon ağaç dikileceğini söylüyor. Nereye? Kendi deyimiyle "Türkiye'nin belli bölgelerine"...

İstanbul'dan 1.5 milyon ağaç kes... Gözden uzak topraklara mesela Yozgat veya Adıyaman'ın dağlarına bunun 5 katı ağaç dik... Kim sayacak, kim sulayacak, kim koruyacak o fidanları?

Melih Aşık Milliyet

Kaynak: Dinleyin ağlayın...Hazırlayan: Timuçin MERT

YORUMLAR

  • 0 Yorum