İlk öpüşme sahnesi "The Kiss" öpücük veya "Dul bayan Jones" isimleriyle tanıtılan 1896 tarihli bir filmde gösterilmiş. 1890'lar tam da sinemanın başlangıcı olan yıllar. Başlangıçtaki sinema filmleri hayatı olduğu gibi gösteren kısa çekimlerden ibaretti. Örneğin Lumiere kardeşlerin çektiği, istasyona giren tren, fabrikadan çıkan işçiler, yatakta örümcek kovalayan adam, resim çizen sanatçı filmleri gibi.
Aslında bu şekilde sinemanın pek bir geleceği yoktu. Neticede insanlar bir şeylerin aslı varken kopyasına bakmaktan sıkılacaklardı. Fakat sonra bir şey keşfedildi. Filmlerde, hayatta gerçekte yaşanmamış senaryolar geliştirme şansı vardı. Örneğin, dünyanın ilk konulu filmlerinden birinde, bir karı koca arabayla gezerken adam aracı bir duvara tosluyordu. Adamın bu beceriksizliğine kızan karısı ise şemsiye ile kafasına vurup araçtan iniyordu. Bu, elbette çok basit bir senaryoydu ama geleceğe giden kapı açılmıştı. Bu filmden sonra, çok kısa zaman dilimi içinde 5-12 dakikalık ilk konulu filmler salonlarda gösterilmeye başlandı.
İlk öpücük sahnesini içeren film, ampulün mucidi Thomas Edison tarafından 1896 Nisan ayında Edison stüdyolarında çekilmiş ve William Heise tarafından yönetilmişti. Başrollerinde May Irwin ve John Rice olan filmde, dul bir kadının aşk arayışı anlatılıyordu.
4 dakikalık filmin finalinde, 18 saniyelik bölümde kadın ve erkek dudak dudağa öpüşüyorlardı. Film ABD'nin çeşitli eyaletlerinde ilk olarak gösterildiğinde tam bir şok yaşandı. İnsanlar Viktorya çağının ahlak anlayışına sahiptiler ve halk içinde öpüşmek gayet ayıp bir iş olarak görülüyordu. Sinemadan çıkanların şikayeti üzerine Amerika'daki Roma Katolik Kilisesi temsilcileri ayağa kalktı. Kilise filmin derhal gösterimden kaldırılmasını veya finaldeki bölümün filmden çıkarılmasını istiyordu.
Muhafazakar basın da öfkeliydi. Gazetecilerden biri şunu yazmıştı. "Halkımıza sanat eseri diye tanıtılan bu filmde, hayasızca ve pervasızca uzatılan bir sahnede, kadınla erkek dudaklarını birbirlerine değdirdiler ve bu iğrenç fiili üç kere tekrarladılar."
Filmin gösterildiği bazı taşra eyaletlerinde seyirciler film makinesine, perdeye taş fırlatmış ve polis çağırmışlardı. Fakat tüm bu protestolara rağmen sinemadaki gelişme durdurulamadı. Viktorya çağının ardından gelen 1920'lerde, sanatın ve özgürlüğün patlama yaptığı yıllarda, filmlerdeki öpüşme sahneleri artık çok doğal kabul ediliyordu. Zamanla; Ava Gardner, Gregory Peck, Lana Turner, Rock Hudson, James Dean, Liz Taylor gibi sayısız yıldızın yer aldığı filmlerdeki öpüşme sahneleri milyonlarca sinema tutkunu tarafından ilgiyle izlenir oldu. Fakat beyaz perdede ilk öpüşen çift resimdeki kadınla erkekti.
"Dul bayan Jones" filmi 1999 yılında, taşıdığı tarihi önemden dolayı Amerika kongre kütüphanesi film arşivinde koruma altına alındı.
YORUMLAR