MUSLERA VE FUTBOL'DAKİ VEFASIZLIK…

Türkiye'ye gelmiş en önemli futbolculardan biri olan ve hem Türkiye'de hemde Galatasaray'da en fazla kupa kazanmış olan, birçok başarıya imza atan, Fernando Muslera, dün akşamki Dinamo Kiev maçından sonra kendi taraftarlarının acımasızca protestoları ile karşılaştı ve hem ıslıklandı hemde yuhalandı.

Bu görüntüleri ben kesinlikle kınıyorum, berabere biten zorlu bir maç sonunda kendi Kaptanlarını yuhalamak Galatasaray gibi köklü ve dünyaca ünlü bir kulübün taraftarlarına hiç yakışmadı, ayrıca Muslera böyle bir tepkiyi kesinlikle hiç haketmedi.

Bu oyuncu dün akşam Avrupa'da başka bir ülkenin kalecisi olsaydı, maç sonunda mutlaka alkışlanır ve motive edilirdi, ne yazıkki futbol anlayışı ve kültürü olarak Avrupa futbolunun çok gerisindeyiz.

Galatasaray taraftarları oturup, takımın yediği üç golün oluşumunu bence bir kere daha seyretseler Muslera'ya yapılanların haksızlık ve kocaman bir
 ''VEFASIZLIK'' olduğinu görürler ve anlarlar.

Taraftarların gözünden kaçan başka birşey daha var, Süperligin ilk yarısında oynadığı futbol ile fark yaratan ve rekorlar kıran takımda son birkaç maçtır gözle görülür bir düşüş yaşanıyor, bu düşüş dün akşam özellikle maçın ikinci yarısında bir kere daha kendini gösterdi, orta sahada Torreira'nın yanlız kalışı ve hücum oynayan takımlar karşısında çabuk dağılan ve rakibe kolayca pozisyon veren savunmanın yanlışlarından, üç gol engellenemedi. Galatasaray'daki bu düşüş devam edecek gibi gözüküyor, taraftar takıma zor günlerde sahip çıkarsa, ara transferde çok iyi bir sağ bek bulunursa ve takımın oyununu çok iyi organize eden Gabriel Sara bir an önce ilk onbire dönerse, bu ani düşüş durdurulabilir, yoksa Galatasaray önümüzdeki haftalarda ciddi puan kayıpları yaşayabilir. Eğer birde  maç sonunda "TAMAM" işareti yapan Muslera artık oynamayacağım derse, işte öyle bir durumda ilk yarıdaki olumlu hava bir anda tersine dönebilir. Takımın Hoca'sına bu durumda önemli işler düşüyor, nekadar hızlı davranırsa, olası bir krizden takım kurtulabilir.

Bir de Okan Hoca mutlaka üç futbolcusunu acilen uyarmalıdır, takımın en önemli aktörleri olan Sanchez, Abdülkerim ve Barış Alper'e rakibe sarılmadan ve her pozisyonda faul yapmadan oynamaları gerektiğini hatırlatmalıdır. Yoksa futbol kurallarını hiçe sayarak yapılan sorumsuzca faullere, her hakem şimdiye kadar olduği gibi herzaman göz yummazlar.

Yazımın sonunda bir defa daha kekrar etmek istiyorum, Başarılı kaleci Muslera dün akşamki yuhalanmayı hiç haketmedi, bir maçta futbolcuları Kahraman ilan edip, başka bir maçtada yerden yere vurma alışkanlığındanda artık kurtulmalıyız. Futbol üç ihtimalli bir oyundur, sonuç ne olursa olsun, takımlarına gönül vermiş her sporseverin görevi, zor anlarda oyuncularına sahip çıkmak ve onları kucaklamak olmalıdır.


Tolga Güneş