UEFA VE FİFA'nın KUKLALARIYIZ...

Yazımın başlığı, Alman Milli Takımı ve Real Madrid'in star Futbolcusu Toni Kroos'a ait. Her kesimden övgü alan bu söylemi bende alkışlıyorum. Ünlü Futbolcu şöyle devam ediyor, bizler hiçbir şeye karar veremiyoruz, Futbolcular Birliği gibi bir topluluk olsaydık, ne Uluslar ligi oynardık nede Süper Kupa Finali için Suudi Arabistana giderdik diyor.

Dünyanın belası olan Covid-19 heryeri esir almış durumda, bilim insanları Ağustos başından beri Ekim sonu ve Kasım ayında tavan yapacak olan salgına dikkat çekiyor ve dedikleri şu anda birebir gerçekleşmiş durumda ve bizim yanlış kararlar alma Şampiyonu olan Futbol Federasyonumuz yine sessiz ve maçların ertelenmesi konusunda tek bir açıklama yapmıyor.

Bugün itibariyle Süperlig takımlarımızın 13 ünde toplam 43 positiv Futbolcu tedavi altında. Yine geç kalınıyor ve bunun bedeli ne yazıkki oldukça ağır olacak. En azından ilk aşamada maçların iki hafta ertelenmesi, bütün Futbolcularımızın ve Kulüplerimizin, rahat bir nefes almasına yardımcı olacaktır.

Beşiktaş'ın Hocası Sergen Yalçın dün bazı açıklamalar yaptı, Kulüpteki tatsız ortam, transferde yapılan yanlışlar, Hocanın başarısızlığı üst üste gelince, sanıyorum Sergen Hoca paniklemiş ve çok gereksiz söylemlerde bulunmuş, tecrübesiz bir Hoca olduğu zaten biliniyordu, takımlarda zaman içinde oluşabilecek krizleri yönetmek ayrı bir bilgi ve yetenek ister, ama bu maalesef Sergen Hoca'da hiç yok.

Eski takım arkadaşı Tv yorumcusu Tümer Metin'ede gönderme yapması hiç hoş değil. Ne yazıkki bazı Hocalar eleştiriye hiç tahammül edemiyorlar. Birkaç yazı öncesinde Beşiktaş ve Sergen'e bu sezon hiç inanmıyorum demiştim ve şimdi bu inançsızlığım katlanmış durumda, ben Hoca'nın bu sezonu takımın başında tamamlayacağını hiç düşünmüyorum.

Gelelim Hoca'nın şaşırtan diğer bir açıklamasına, bugünkü Futbol'da takımda Alex'ide Hagi'yide istemezdim çünkü koşan Futbolcular'ın olduğu bir ligteyiz tarzında saçma sapan şeyler söylemiş. Asıl kendini söylemeyi unutmuş, acaba bugünkü Futbolda oynayabileceği bir kulüp bulabilirmiydi ?! Bugünkü Futbol sıkıcı, ve topun oyunda kalışı 40 dakika sınırında ve binlerce yan pas ve geri pas yapılırken, diğer Futbolcular yeterince dinlenebiliyorlar. Hemen hafızamızı yoklayalım ve 3-5-2 gibi Futbola güzellik ve heyecan katan, tam saha presin uygulandığı sistemi hatırlayalım, işte o sistemde Alex ve Hagi'nin bir sezonda kaç maçı 90 dakika oynadığınına, kaç gol ve kaç asistle takımlarına katkıda bulunduklarına bakalım, sonrada Sergen Hoca'nın istatistikleriyle karşılaştıralım ve ortaya cıkacak farkı görelim.

Durup dururken yapılan bu gereksiz açıklama, Sergen Hoca'nın şaşkınlığını, çaresizliğini ve bence bilgisizliğini açıkça ortaya koyuyor. Hep söylemişimdir İyi Futbolcu olmak başka şeydir, ama iyi Hoca olabilmek çok başka bir şeydir. Benim gördüğüm, Beşiktaş gibi cok büyük bir Kulübün elbisesi Sergen Yalçın'a oldukça bol gelmiş.

Aylar önceki bir yazımda, Türk Futbolu için yıllardır kurduğum hayallerimin yıkıldığını yazmıştım. Üç yıldır da Futbolumuzun dibe vurduğunu anlatmaya çalışmıştım, sezon başladığından bugüne kadar oynadığımız maçlar bir kere daha bize Futbolumuzun resmen İflas ettiğini gösterdi. Rusya galibiyeti tam bir kandırmacaydı, 23 dakika bize Futbol dersi veren ve 1-0 öne geçen Ruslar, on kişi kalınca tabiki oyun o anda değişti, 75 dakika eksik oynamak her takım için çok zordur, o maça onbir oyuncuyla devam edebilen Rusya karşısında acaba ne durumlara düşerdik diye çok merak ediyorum doğrusu.

Dün gece guruptaki son maçımızıda kaybettik ve çok acı bir şekilde küme düştük. Türk Futbolu için Kara bir gece oldu. İşte bunun adı, tek kelimeyle dibe vurmak, çöküş ve iflas etmektir. Artık Futbol dünyamızdaki herkes bu acı gerçeği kabul etmek zorundadır ve herkes anlamalıdırki, biz yıkılmayız, aslanız, kaplanız demekle Futbolda başarı elde edilemiyor. Şenol Güneş, Beşiktaş'daki son iki sezonda başarısızdı, onun artık takıma verecek hiçbirşeyin kalmadığını ve istifa etmesi gerektiğini bu köşemde ilk yazan ben olmuştum. Ancak Hoca'nın büyük tecrübesiyle ve yepyeni bir heyecanla Milli Takım'ımıza katkı sağlayacağına inandığımıda ilave etmiştim, şimdi görüyorumki bu konuda yanılmışım, meğerse Şenol Hoca'nında motivasyonu Beşiktaşı çalıştırırken bitmiş. Bu tarihi çöküşten sonra, Şenol Hoca'da kendine yakışanı yapmalı ve Emekliliğini ilan etmelidir. Bunun tersini düşünmek bile istemiyorum, şayet hiç birşey olmamış gibi davranırsa, TFF’nin yapacağı tek bir şey kalıyor, oda çalışmalarından dolayı Hoca'ya teşekkürle veda etmek olacaktır diye düşünüyorum. Ülke Futbolumuza geçmiş olsun demekten başka yapacak bir şeyimiz yok.

Tek kelimeyle SÖZÜN BİTTİĞİ noktaya geldik sonunda.

 

 

Tolga Güneş