Tavana değil tabana bakılmasını ısrarla vurguluyorum!..
Çünkü, son sözü onlar söyleyecek. O izlenirliği diplerde olan tv kanalarında binbir caka ve edayla konuşan “uzman” yorumcular ve egosu şişik politikacılar değil!..
O yüzden, “İYİ Parti masadan kopar mı?..” başlıklı yazımızda İYİ Parti Kurucular Kurulu üyesi, emekli Mülki İdare Amiri Bilal Karaca’nın değerlendirmelerine genişçe yer vermiştim. Olumlu, olumsuz çok sayıda tepki aldım. İşin doğası bu. Yapacak bir şey yok!..
Sıkı CHP’liliğiyle tanıdığım bir yakın dostum olup bitenleri değerlendirdi. Görüşlerini kaleme alırsam yazının başlığını da “Şeytanlaştırma” diye atmamı önerdi. Üst düzey bürokrat olduğu içinde, “konuşan CHP muhalifi bir CHP’li de” dedi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’in çıkışları ile başlayan CHP ve İYİ Parti arasındaki söz düellolarının tekrarına girmeyeceğim. “CHP muhalifi bir CHP’li” dostumun değerlendirmesi şöyle;
-Yaklaşan bir seçim, inadına bir ekonomi deneyi, mental yorgun bir iktidar, altılı bir masa, garip bir savaş, çocuksu tutum sergileyen ülke liderleri, beşli çete, alo holding medyası ve HDP…
Son dönemde yaşananları 1 cümle 29 kelimeyle özetleyin deseler sanırım bunu söylerdim. Böyle bir ortamda işi olduğu için sevinen ama maaşıyla kirasını bile ödeyemeyen bir millet, yukarıda yazılı 29 kelime arasında hallaç pamuğu gibi çevriliyor, “aman durun, bir yardım edin” demesine fırsat bile tanınmıyor.
Bu politikayı güden sadece iktidar da değil, iktidar sahnede biraz sallanınca muhalefet devreye giriyor ve vatandaşın sesinin duyulmaması için en akla gelmeyecek bir sufleyi iktidara verebiliyor. Bunlardan sonuncusu, bir CHP’li vekilin (üzerine neden vazife edindi bilmiyorum) HDP’ye yönelik bakanlık ifadesi ve çarşının karıştırılması olayı. Sufleyi alan iktidar şimdi veriyor mehteri, veriyor gazı, doksana doksana çakıyor. “Bay Kemal” köşeye sıkıştıkça sinirleniyor. İyi de bu demirbaşları bu partiye sen kaydettin, her seçimde genel başkan kontenjanından otomatik vekillik verdin.
★★★
-Hangisine iki kelam etmek lazım bilemiyorum. Sanki aralarında vatandaş aleyhine bir şike anlaşması varmış gibi. İktidar sanki bugüne kadar HDP’nin yakınından geçmemiş gibi; muhalefet ise bu tür söylemlerin nasıl kullanılabileceğini bilmiyormuş gibi.
Balık hafıza olduğumuz için hatırlatmakta fayda var. Arkadaşlar, HDP’ye çok değil 7 yıl önce iki bakanlık verildi. Şimdi bir CHP vekili bir kuyuya bir taş attı diye ortalık karıştırılıyor.
Yıl 2015…
O ünlü çözüm süreci tiyatrosunun (2012-2015 arası) hemen sonrası. Haziran ayında seçimler olmuş, koalisyon kurulamamış veya kurulmamış, 63.Hükümette Avrupa Birliği Bakanlığı ile Kalkınma Bakanlığı koltuklarına HDP vekilleri oturmuş. Gayet makul. Gerçekten de anayasa böyle söylüyor.
Aman efendim, o geçici hükümetti, seçim hükümetiydi, anayasadaki kurallara göre verildi falan filan. Şimdi ne farkı var?
Anayasada seçimlerde bazı partiler yüzde 50‘nin üstüne çıkamaz kuralı mı var? Bunun adı şeytanlaştırma. Şeytana laf söyleyeceğine çevredekileri şeytancı ilan etme politikası. Aynı şey FETÖ olayında da yapılıyor. FETÖ’ye yani şeytana doğrudan laf söyleme, biat etmeyen biri oldu mu şeytancı ilan et.
“Vay efendim HDP’ye bakanlık mı verilirmiş” diyenlere açık çağrı: Yüreğiniz varsa “HDP seçimlere sokulmayacak ya da kapatacağız” deyin de sizi göreyim. Hatta, ben de sizi alkışlayayım. Vazgeçin bu ucuz şeytanlaştırma politikasından.
★★★
Şeytanlaştırma mı yoksa şeytana pabucu ters giydirme mi?..
Karar sizin…
Türkiye kritik bir virajda seyrederken, CHP ve İYİ Parti arasındaki sürtüşmeler saray iktidarının ekmeğine yağ sürüyor. İster Millet İttifakı deyin ister altılı masa, muhalefetin yelkenleri dolduran rüzgar giderek diniyor. Onca olumsuzluklara rağmen altılı masadan dışarıya yansıyan olumsuzluk havası, liderlerin birbirleriyle çelişen iletişim dili ve istinasız her parti içinde odaklanmış rant yapıları “muhalefet bir şeyler yapsın da görelim” diyenleri hayal kırıklığına uğratıyor. Ve bu hayal kırıklığı saray iktidarı ve ortaklarına yarıyor!..
Ha!.. Muhalefet partilerinin tavanında siyaset yapan bazı isimler, bunları göremeyecek kadar tecrübesizler mi?.. Tabii ki hayır!..
Ee, hâl böyle olunca, tabanda beliren “acaba bunlar Tayyip Erdoğan’a gizliden hizmet etmekle mi görevli” benzeri kuşkularda haklılık payı yok mu?..
Gidişat öyle gösteriyor ki, yeni bir “ adam kazandı” günlerine dolu dizgin gidiliyor. Hem de yine muhalefet partilerinin üstün gayret ve katkılarıyla!..
★★★
Ulu Tanrı, tüm şehitlerimizle birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun kahraman silah arkadaşlarına rahmet etsin. Nur içinde yatsınlar. Mekanları cennet olsun.
YORUMLAR