Dünyanın hangi ülkesinde emeklilerin umutları ile hayalleri ile bu kadar oynanmıştır?
Her halde Türkiye'den başka hiç bir ülkede olmamıştır.
Komik bir maaş ile ölmeyip sürünen emeklilerin çileleri yetmezmiş gibi bir de umutları ile oynuyor bu siyasiler.
Ahmet Davutoğlu'nun iktidarı döneminde yani seçimden hemen önce emekliyi umutlandırdılar. Yok 400 lira yok 900 lira banka promosyonu alacak diye.
Yüzde 80'inin 1.300 lira ve altı maaş aldığı emekliler için bu paralar can suyu anlamına geliyordu. Dönemin Çalışma Bakanı neredeyse her gün gazetelere demeç verdi. Her toplantıda konuştu. Emekliye bankalardan iyi bir promosyon alacaklarını söyledi.
Seçim vaadi gibi oldu.
Aradan aylar yıl geçti.
Emekliler halen maaş promosyonu alamadı.
Halen gazeteler bakanların bu konudaki açıklamalarını yayınlıyor.
Ayıptır, günahtır! 3 kuruş için ömrünü bu ülkeye hizmetle tüketmiş emeklilerin gururu ile bu kadar oynayamazsınız.
Bankalar 100 personelli bir şirketin maaşını almak için bile büyük promosyonlar verirken, milyonlarca maaş için bankalarla halen promosyon anlaşması yapılmadı.
Denizbank kart ücreti
SGK ile ilk anlaşmayı geçtiğimiz yıl Denizbank yapmıştı. Denizbank akıl dolu bir ticari operasyonla SGK'dan emekli olanların maaşını verme işini kapmıştı. Bu operasyon Denizbank'a ticari anlamda çok şey kattı. Müşteri sayısının artmasına neden oldu.
Denizbank ve şubeleri emekli müşterilerinden çok memnun. Müşteriler de Denizbank'tan çok memnun ama şu kredi kartı ücreti olayına kadar.
Denizbank maaş anlaşması karşılığında emekliye 3 yıl için 300 lira promosyon ödüyor. Buna karşılık olarak da bazı ürünlerini zorunlu olarak veriyor. Buraya kadar her şey normal. Ancak normal olmayan Denizbank'ın promosyon için emekliye verdiği "emekli kredi kartı" ücreti. Banka artık emekliden bu kart için ücret almaya başladı.
Emekli buna tepki gösteriyor. Alınan üç kuruş promosyon tekrar bankaya kart ücreti olarak geri gidiyor.
Yeni anlaşmada bu da olmalı
SGK bankalarla yeni yapacağı emekli maaş promosyon anlaşmasında mutlaka bu konuyu göz önünde bulundurmalı.
Bankalar promosyona karşılık haklı olarak bazı ürünlerinin kullanılmasını istiyor. Kredili mevduat hesabı, otomatik fatura ödeme talimatı ve kredi kartı gibi.
Ancak verilen bu para banka tarafından zorunlu ürünlerle geri alınacaksa bu anlaşmanın ne anlamı var ki?
Bu nedenle bakanlık yeni sözleşmeyi artık emeklinin daha fazla onurunu kırmadan, bu işi politika malzemesi yapmadan imzalamalı. Maaşını bankalardan alacak olarak emekliler, bankanın vicdanına terk edilmemeli.
Kaynak: YENİCAĞ Remzi ÖZDEMİR
YORUMLAR