İşine gelince afetten, keramet!..

Van'da deprem oldu, can dedik...

Elazığ'da deprem oldu, can dedik...

Erzurum'da deprem oldu, can dedik...

Gölcük, İstanbul'da oldu, yine can dedik...

Çünkü İnsanız biz İnsan...

O içinizi sarmış kine rağmen insan kalmaktan hiç vazgeçmedik...

Bir bina çökünce kolonlar ve beton bloklar ateist ya da mümin ayırmıyor!..

İkinci kattaki alnı secdeli teyze ile üçüncü kattaki ateist genç aynı molozlar altında can veriyor!..

Ya da bir kurtarma köpeği!

O da ayırmıyor ve nerede bir can kokusu alsa o güzel canını oraya atıyor.

Ama sen ayırıyorsun.

Bir köpek kadar olamıyorsun!...

Elazığ ve Erzurum daha muhafazakar diye muaf mı kaldı depremden!

Çölün ortasındaki kabe'yi defalarca sel bastı, her yıl hac ziyaretinde izdihamdan hacılar ezilip ölüyor bilmiyor musun!..

Biliyorsun tâbi ki!

Şunu da bil...

İşine gelince afetten, keramet!..

İşine gelmeyince dini alametler uyduran marazlı ruhunuz size iblisten emanet!!!.

Her fırsatta kininizi kustuğunuz bizler inansın-inanmasın "iyi insan" derdindeyiz çalmasın-çırpmasın..

Çoluğa/çocuğa ilişmesin,

Alıntı 

Yurdunu-Ulusunu emperyalizme yem etmesin yeter diyoruz...

Hainlik/çıyanlık etmese etnik köken de neymiş?

Cumhuriyet ve Demokrasi düşmanlığı etmese kim inancın önüne set çekmiş?

Haa bir de şu konu var;

Gavur İzmir!.

Gavur İzmir!.

Host ulan host!.

Gavurluk dediğin işgal yıllarından kalma bir lafsa, siz ingiliz muhipleri cemiyeti üyesi, vatan haini iskilipli atıf'ın bokunda boncuk ararken!.

İşgalci yunana "İlk Kurşun" Hasan Tahsin eliyle İzmir'de sıkıldı!.

O nedenle, o leş ağzınızı bi çalkalayın İzmir adını ondan sonra alın ağzınıza!.

Haa yok dinsiz ya da imansız anlamında ise, yine çalkalayın o leş ağzınızı!.

"Çünkü kişiyi temiz kılan imanı değil amelidir!.."

Yani ne ettiğin, ne yediğin, ne dediğindir...

Ne demiş islam dininin peygamberi; kişinin namaz ve ibadeti sizi yanıltmasın, siz onun dinar ve dirhem ile olan bağına bakın!..

Çalışanın emeğinden çal!..

Dükkana geleni kandır fazladan al!..

Mezar kurtları gibi çocukların etine düş!

Yandaş, akraba-ı talukat kadrosundan parsaya üşüş!..

Komşun açlıktan sararırken çift maaşla semir!..

Başı içeride kökü dışarıda piçle bir ol Cumhuriyetin temellerini kemir!..

Böyle bir leşi hangi abdest arındırır?

Hangi dua, hangi namaz, hangi sevap aklar?!..

Ne böyle böyle bir su var!..

Ne de böyle bir sorgu-sual!..

Evet...

Bugün İzmir sallandı ama yarın siz yıkılacaksınız.

Çünkü hiç bir ırmak geriye akmaz...