GÜNÜN YAZISI

GÜNÜN YAZISI

[email protected]

Yazık oluyor çok yazık oluyor...

18 Mayıs 2024 - 11:01

Youtube kanalımın da devamlı takipçisiyseniz:

Dün gece tahliye edilen emekli generaller için sık sık:

“İktidar, emekli generallerden, yargı yoluyla intikam alıyor” diyerek, tahliyelerini istediğimi bileceksiniz...

Ancak...

Sosyal medyada gerek X platformunda gerekse de Youtube kanalımda...

Emekli generallerin tahliyelerine sevinenlerin neredeyse tamamı...

Kobani davasından çıkan acımasız, ölçüsüz ve kanunsuz cezalar için:

Bayram yapıyorlar...

“Yaşasın adalet!..” diye bağırıyorlar...

Bu arada...

Haksız yere işlerinden kovulan ve cezaevine konulan KHK’lılar arasında da emekli generallerin tahliyelerine öfkelenip:

“Bizim yakınlarımıza zulmeden Yargı, darbeci generalleri tahliye ediyor” diyerek ateş püskürüyorlar...

Oysa...

1982 Anayasası’nın başlangıç bölümünde devletin bölünmez bütünlüğü vurgulanıyor...

Değiştirilemeyecek ve değiştirilmesi teklif bile edilemeyecek hükümler arasında yer alan 3. maddesinde şöyle deniliyor:

“Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür...”.

Canlarım...

Kobani cezalarıyla emekli generallerin tahliyesini aynı güne rast getirenlerin amacının:

“Toplumu millet olmaktan çıkarıp, birbirlerine düşman kitleler haline getirmek, milleti bölmek” olduğunu iddia edenlere:

“Haydi oradan” diyebilir misiniz?..

Peki...

Neden böyle olduk?..

Söyleyeyim:

Aydınımız (Entelektüelimiz) de cahilimiz de bencil olduğu için...

Aydınımız da cahilimiz de adaleti sadece kendisi ve yandaşları için istiyor...

Kendisine ya da yandaşlarına atılı suçların oluşmadığını...

Haksız yere yargılanıp hapse konulduklarını savunurken...

Karşı mahallelilerin ise atılı suçu işlediklerinden emin olarak:

Hapiste tutulmalarından keyif alıyorlar...

Oysa adalet hepimize lâzım...

Adalet hepimizin ortak değeri...

Ama...

Adalet hepimizin ortak değeri olmayınca...

Kendimiz için talep ettiğimiz adalet, karşı mahalle için de verildiğinde itiraz edince:

Millet olamıyoruz...

Biz millet olamayınca da...

İdeoloji egemenlerinin kiraladığı ya da satın aldığı yargı:

Eylem ve söylemi değil...

Kişiyi cezalandırıyor ya da ödüllendiriyor...

Yazık oluyor...

Çok yazık oluyor...

Günün sözü

“Adalet mülkün temelidir yazısı, hakimlerin arkasında değil, önünde durmalı...”.

Cem Toker

ÇOK ÜZÜLÜYORUM

28 Şubat sürecinde...

“Koalisyon hükümetini devirmeye niyetlendikleri” iddiasıyla yargılanıp hapse mahkûm edilen emekli generaller...

Yaşlı oldukları için:

Tahliye edildiler...

Demokratik haklarını aramak amacıyla kitleleri...

Demokrasinin beşiği olan sokağa çağırdıkları için yargılanan...

Ve...

Ağır cezalara mahkûm edilenlerden biri olan 82 yaşındaki Ahmet Türk ise:

Cezaevine girecek...

Tabii ki emekli generallerin tahliye edilmelerine çok sevindim...

Ama...

Ve ille de...

82 yaşındaki ve halen Mardin’in seçilmiş belediye başkanlığı görevini yürüten Ahmet Türk’ün cezaevine girecek olmasına çok üzülüyorum...

NE ZAMAN

Soru:

Ne zaman millet oluruz?..

Cevap:

82 yaşındaki Ahmet Türk’ün cezaevine girecek olmasına...

En az...

Emekli generallerin tahliyelerine sevindiğimiz kadar üzüldüğümüz gün...

TANRI KORUSUN

Zalim, acımasız ve hırsız bir diktatör öldü...

Ülkenin ileri gelenleri cenazenin nasıl defnedilmesi gerektiğini tartışıyorlardı...

“Cenazesini yaktıralım mı gömdürelim mi?” diye sordu içlerinden biri...

Bir başkası ümitsiz bir ses tonuyla fikrini söyledi:

“Onda bu göz varken ne yapar eder yine gelir...”.

“O halde” dedi bir diğeri:

“Önce yakalım sonra da küllerini gömelim...”.

Tanrı’nın kullarına yapacağı en büyük iyilik...

Onları:

Diktatörlerin şerrinden korumasıdır...

TESADÜF DEĞİLDİ

Emekli generallerin yaşlılık nedeniyle tahliye edilmeleriyle...

Kobani cezalarının aynı güne rastlatılmasının tesadüf olmadığının somut kanıtlarından birini...

Aşağıya alıntıladım...

AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın danışmanlarından olan İhsan Aktaş’ın ahlâk ve vicdan yoksunu paylaşımı şöyle:

“Kaderin cilvesine bakın ki, 28 Şubat sürecine darbe yapmak için din düşmanlığı yapan millet düşmanlığı yapan, Anadolu’nun mazlum kız çocuklarına kan kusturan, İsrail ve ABD adına bu milletin gelişmesini ve büyümesini darbe yaparak engellemeye çalışan insanlar.

Düşmanlık ettikleri ve başkanlığını elinden aldıkları Recep Tayyip Erdoğan tarafından affediliyor. Ne denli büyük yürekli bir insanla karşı karşıya olduklarını anlasınlar. Ömürlerinin geri kalan kısmında, bu ülkede ülkesini seven ve dinine bağlı adamların varlığına dua etsinler...”.

Ünlü öğretmen, çocuk psikoloğu ve psikoterapist Haim Ginott bu tipler için şöyle demişti:

“Utancı giden kimsenin, kalbi de gider...”.

DÜNÜN X’İ

Atilla Kıyat

@atillakiyat

Başta Çetin Doğan olmak üzere, değerli kardeşlerim silah arkadaşlarım için “cumhurbaşkanı affetti” diyorlar. Kimse kendisinden af dilemedi. Geç de olsa anayasal görevini hatırladı ve yerine getirdi.

EN BÜYÜK TEHLİKE...

1000 günü aşkın bir zamandır haksız yere cezaevinde tutulan emekli generallerin tahliyesi...

Ailesini ve sevenlerini çok mutlu etti...

Neden “haksız yere”?

Çünkü...

Ve...

O günlerde (28 Şubat süreci...).

RefahYol Hükümeti’ne destek verenlerden biriydim...

Hükümet için:

“Seçimle gelmiş iki partinin kurduğu demokratik bir koalisyon” diye yazıyor (AKŞAM), söylüyordum (Kanal 6...).

O günlerde bir gün Hürriyet Gazetesi, dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya’nın...

“Askerin hükümeti devirip devirmeyeceğini ima eden” bir soruya...

Daha önceki silahlı müdahaleleri hatırlatıp:

“Bu defa halk yapsın” deyişini gazetem “darbe tahriki” olarak yorumlarken ben:

“Etmeyin eğlemeyin, Komutan açıkça, ‘Hükümetin düşürülmesini askerden beklemeyin; sandıkta halkın devirmesini bekleyin’ demek istiyor” diyerek Amiral Erkaya’ya destek veriyordum...

Aradan 20 yıl geçtikten...

AKP, devleti (Ordu, yargı, Emniyet) ele geçirdikten sonra...

Hem emekli generaller...

Hem de...

Kürt siyasi hareketinin demokratik siyaset yapanları:

Tutuklu yargılandılar...

Ve...

Ağır cezalara mahkûm oldular...

Ve 16 Mayıs 2024’te ise...

Yargı ve cumhurbaşkanı adeta el ele verip:

Eş zamanlı kararlarıyla milleti bir kez daha böldüler...

Bir kere daha gördük ki...

Yargıda hukukun temel ilkelerine değil...

Şahsının nasıl gördüğüne bakarak kararlar aldıran “Tek adam” yönetimi...

Demokratik hukuk devleti için en büyük tehlike...
MEMDUH BAYRAKTAROĞLU
korkusuz.com

YORUMLAR

  • 0 Yorum