Bir İlişkide İkinci Kez Yeni Bir Şarkı Çalmak Mümkün mü?

-Yeni Bir Şarkı-

Bu haftaki yazımda Moda Sahnesi’nin 2019 -2020 sezonunda sahneye koyduğu “Yeni Bir Şarkı” adlı

yeni oyunundan bahsedeceğim. Fransız yazar Marguerite Duras, 1965 yılında BBC Radyo için bir

radyo oyunu kaleme alır. İlk versiyonun adı “La Musica” olan oyun 1985 yılında yeniden kaleme

alınarak “La Musica Deuxieme” adıyla yeniden yayınlanır. Oyun yenilendiği yıl Duras tarafından

yönetilerek sahnelenir. “Yeni Bir Şarkı” oyununun yönetmen koltuğunda Kemal Aydoğan oturuyor.

Oyuncu kadrosu, Melis Birkan ve Caner Cindoruk ikilisinden oluşuyor. Moda Sahnesinin kendisine

has yeni soluklu oyunlarından biri daha seyirci karşısında yerini aldı. Yazarın kendi hayatından izler

taşıyan oyun son dönemde ki kadın – erkek ilişkilerinde var olan çıkmazlara da ışık tutuyor.

Oyun, ayrılmalarının üzerinden üç yıl geçmiş bir çiftin boşanma işlemlerinin son aşamasını

tamamlamak adına son defa bir araya geldikleri akşamda başlar. Sabahında ise son bulur. Çiftin

birbirlerinden ayrı geçirdikleri yıllara rağmen, birlikte oldukları zamanlarda uzun süre konakladıkları

ikisi içinde oldukça özel ve önem teşkil eden otelin lobisinde yeniden bir araya gelirler. Aslında otele

gelmeden hemen önce ayrı ayrı şehirle vedalaştıktan sonra ikisinin de ayakları onları bu otele sürükler.

Karşılaştıkları andan itibaren bir an olsun nezaketi elden bırakmayan çiftin ilerleyen süre içerisinde

şiddeti de giderek artan bir şekilde, geçmişin hesaplaşmasını yaparlar. Bütün gece birlikte oldukları

zaman diliminde birbirilerine söylemedikleri, hayatlarında ki yeni insanları, yeniden birlikte olma

ihtimallerini ve kafalarında dolanan bütün düşünceleri tartışırlar. Kadın karakterimiz, ilişkiyi kafasında

bitirmiş ve yeni hayatına adım atmaya hazırken, erkek karakterimiz ise, yeniden birlikte olabilme

ihtimalini zaman zaman nezaket içerisinde kimi zamanda nezaket sınırlarının dışına çıkarak şansını

zorlar. Kendi aralarına çizdikleri nezaket kuralını ilk çiğneyen kişi erkek olur. Erkeğin istediğini elde

edemediğinde öldürmeye olan eğilimi, hastalık derecesinde saplantısı ve kadının kararlı duruşu

oyunun kendisini özetlemeye ve anlatmaya yetiyor.

Melis Birkan’ın maskülen havası zarafet, nezaket ve kararlı duruşu ile birleşince Anne Marie Roche

karakteri ortaya çıkmış. Eşinle yeniden bir hayat denemeyi isteyen, Marie olmazsa tüm dünyası

yıkılacakmış gibi davranan, esmer, karizmatik ve çelişkili karakter, Caner Cindoruk’un ses tonu,

mimik ve jestleri ile hayat buluyor. “Yeni Bir Şarkı” oldukça durağan bir oyun. Özellikle de Melis

Birkan’ın ses tonu orta kısımdaki seyirciye bile zor ulaşıyor. Arkadaki seyirciyi düşünemiyorum.

Melis Birkan’ın sahne üzerinde kullandığı tek düze ses tonunu oyunun tansiyonun çıktığı noktalarda

Caner Cindoruk partnerini ört pas ediyor. Sahne dekorunda yer alan barkovizyonlarda seyirci yerini

alırken, ülkemizde öldürülmüş tüm kadınların isimleri tek tek yansıtılıyor. Bu duyarlılığından dolayı

yönetmen Kemal Aydoğan ayrı bir alkışı hak ediyor. Oyunun bir parçası olan barkovizyonlar, oyun

içerisinde zaman zaman karakterlerin duygularına göre değişimler yansıtılırken, bazen de kadın

karakterimizi kamera aracığıyla sahne üzerinde barkovizyondan seyrettiriliyor. Kişisel hırslar,

kıskançlık, aldatma ve hesaplaşmada sona doğru gelindiğinde sabah olmuş vakit dolmuştur. Oyunda ki

tek bir cümle “ Hiçbir şey bundan daha fazla sona ermemiştir.” seyirci için oyunun sonunda daha da

anlam kazanıyor.

Bir ilişkide ikinci kez “Yeni Bir Şarkı” dinlemek veya söylemek mümkün müdür? Cevap oyunun

kendisinde saklı. Yeni Bir Şarkı adlı oyuna listenizde bir yer ayırabilirsiniz. Oyunda emeği geçen

herkesin emeğine, yüreğine sağlık. Alkışlarının bol olması dileğiyle.

Sevgilerle,

Merve ÖZGÜNEŞ

Oyuncu