Aslında Her çocuğun hayatı algılamaya başladığından itibaren kendileri için dönemleri içerisinde
yetiştirmeye başladığı çınar ağaçları vardır. Büyüdükçe o çınar ağaçlarının yaprakları teker teker
dökülmeye başlar. Sanki çocukluğunuzun bir parçası sizden kopup gidiyor gibi hissedersiniz. Geçtiğimiz
hafta okuduğum bir haberle bende aynı bu şekilde hissettim. Üzülerek, çocukluğumuzun bir parçasına
daha veda ettik.
Çok iyi hatırlıyorum küçücüktüm ekranda kantosu ile o popüler şarkısını söylüyordu. “Katina’nın elinde
makası” hatırladıkça bile suratımda bir gülümse yerleşiyor. Değerli Usta Seyfi Dursunoğlu 7’den 70’ e
bir neslin nabzını elinde tuttu. Bir karakter yarattı ve büyük küçük demeden herkesi kahkahalara boğdu.
Kimsenin söylemeye cesaret edemeyeceklerini söyledi, kimsenin laf edemeyeceği insanlara sataştı.
Huysuz Virjin çok ayrı bir karakterdi. Kitaplarda, oyun tiradlarında var olan bir karakter değildi. Seyfi
Dursunoğlu’nun özenerek yarattığı bir karakterdi. Seyfi Dursunoğlu’nun hayat verdiği, Huysuz Virjin
karakteri kimsenin cesaret edemediklerini söyleyen, dürüstlüğü, beklenmedik anlar da gelen seks istekleri,
isterikliği, kendini beğenmişliği, hazır cevaplılığı, kıvraklığı, dansı, şarkı söylemesi ile kanlı canlı
hayatımızın vazgeçilmez karakterlerinden biriydi. Düşünüyorum da ben Seyfi Dursunoğlu’nun kendisinin
naifliğini karakterini ekran önünde çok geç keşfettim. Benim için bir Huysuz Virjin vardı. Değerli
Usta’nın yaratıcılığı, naifliği, zarafeti ve beyefendiliği ile ekran önünde yer eden Seyfi Dursunoğlu ile ilk
kez yanlış da hatırlamıyorsam bir programın jüri üyesi olduğunda karşılaşmıştım. Nasıl zarif nasıl bir
beyefendi. Hayat verdiği karakterden bir o kadar uzak ki, Huysuz Virjin’i ayrı Seyfi Dursunoğlu ayrı bir
seviyordum. Huysuz virjin karakteri ile var olduğu o jüri üyeli programları bile sırf onun ve çocukluğum
için izliyordum. O programlarda Seyfi Dursunoğlu olmasaydı o programları izler miydim? Çok açık ve
net bir dürüstlükle söyleyebilirim ki… “Hayır izlemezdim.” Sevgili usta ilk olarak yıllar önce yaptığı bir
açıklama ile üzdü. Huysuz Virjin ile son kez sahneye çıkacağım demişti. İlk Huysuz Virjin’siz kaldık.
Şimdi İse çocukluğumdan yetiştirdiğim çınar ağacımdan bir yaprak daha düştü. Çocukluğum ’un bir
değerli usta sanatçısına daha veda ettim.
Türkiye’nin Drag Queen Huysuz Virjin’i hayatımıza katan, çocukluğumuzdan bu yana bizleri kahkahaya
boğan sevgili Usta Sanatçı Seyfi Dursunoğlu’nun gidişiyle buralar biraz daha sessizleşti. Sahneler Huysuz
Virjin’siz çocukluğum kahkahasız kalmış gibi. Seni yaşayan, tanıyan seninle kahkahalara boğulan nesil
şanslı bir nesil o nesil içerisinde olduğum için çok mutluyum. Çocukluğum, gençliğim ve yetişkinliğim de
bana attırdığın kahkahalar ve yüzüme yerleştirdiğin tüm gülümsemeler için ikinize de sonsuz teşekkürler.
Elveda Sevgili Seyfi Dursunoğlu Işıklar için de uyuman dileğiyle. Bir elveda da Sevgili Huysuz
Virjin’e...
Sevgilerle,
Merve ÖZGÜNEŞ
OYUNCU
YORUMLAR