Mayıs seçimlerinin ardından CHP değişti. Özgür Özel, partinin başına geçti. Açıkçası hepimizi şaşırttı. İçinden güçlü bir genel başkan çıktı Özel’in. Bunu tahmin etmiyordum, yanıldığımı söyleyebilirim.
Özellikle 31 Mart başarısından sonra siyasette oyun kurucu davranması her seçimde sürekli önümüze konulan Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın adını ikinci plana attı.
***
Bir değişim de İYİ Parti’de oldu. Genel Başkan yine ‘haklıyım’ temalı, kıymetimi bilmediniz alt yazılı bir veda konuşmasıyla ‘bedel’ ödediğini söyleyerek özü başına gidiverdi partinin başından. Müsavat Dervişoğlu’nun farklı bir üslupla İYİ Parti’yi bir yere getirip getirmeyeceğini zaman gösterecek.
***
Muhalefet asıl sınavını, Erdoğan’ın ‘normalleşmeye’ karar verdiği bu günlerde, bu normalleşmenin sebebi olan anayasa değişikliği meselesi önüne geldiğinde verecek.
Özgür Özel, Sözcü Gazetesi’nden Saygı Öztürk’e çantasında sekiz maddeyle gideceğini söyledi. Elbette Erdoğan’ın bu sorunların hepsinden haberi var. Erdoğan’ın derdi bu sorunları çözmek olsaydı çoktan çözerdi. Ama bir şey gördü, 31 Mart’ta fena yenildi. Üstelik tek ses olan partisinde çözülmeler başladı. Belli ki MHP liderinin “Bırakamazsın” konuşmaları da onu kurtaramayacak. Erdoğan, ilk turda yüzde 50+1 alması imkânsız gibi. İkinci turda kazanması da zor.
Ekonomik krizin tırmanacağı sinyalleri, siyasi krizlerin her gün çözümsüzlüğe gittiği bir ortamda ileri değil ancak geri gidebilir.
İşte burada ‘normalleşme’ye karar veren Erdoğan’a, MHP lideri ne kadar izin verir sorusu da gündeme geliyor?
Diyelim ki özgürlük, adalet gibi kavramları MHP’ye nasıl kabul ettirecek? Yoksa gözden mi çıkaracak. Yerini normalleşirken kim alacak?
Özel’in 8 maddesine karşı, bakalım Erdoğan o görüşmede ne talep edecek. CHP sağlam duracağının sinyallerini veriyor. Müzakere etmemiz, mücadele etmemize engel değil diyor kısaca ki bence de doğrudur. İletişim olmadan, kutuplaşarak bir yere gidemediğimizi herkes görmüş olmalı.
Sorunları çözmenin muhalefet etmenin türlü yolları var. Bu noktada Kemal Kılıçdaroğlu’na haksızlık yapmamak lazım. Unutmayın onun mücadele yöntemiyle bu ülkede EYT, KYK borçları, emekli ikramiyeleri sadece birkaçı. Muhalefet etmenin türlü yolu var, her yiğidin yoğurt yiyişi farklı.
Türkiye seçimlerin ardından tatil havasına girmiyor anlayacağınız. Konuşacağımız, tartışacağımız çok şey var. Umarım kutuplaşma, umarım işsizlik, ekonomik krizi, özgürlükler konusunda yol alırız.
MUSTAFA ÖZBEY
YORUMLAR