Milyonlar yoksullukla mücadele ediyor. İşsizlik kol geziyor. Her gün ev sahibi-kiracı kavgaları yaşanıyor. Bunu çok sık yazıyor olabilirim ama inanın önümüzdeki günlerin en büyük sıkıntısı bu noktada yaşanacak. Sokaklar çetelerle dolmuş, silaha kolay ulaşılıyor. İşsizlik yaşayanlar, karnını doyuramayanlar, çocuğuna bakamayanları illegal çeteler gözüne kestiriyor. Tatlı hayat vaatlerine kolayca kanıyor insanlar. Instagram’da kolay para kazananların lüks hayatları ‘adaletsizliğe’ boğulmuş insanların ağzını sulandırıyor. Kolayca av oluyorlar…
Muhalefet iktidarı değiştirmeyi beceremedi.
İktidar ise aldığı gücü halkın sorunlarına çözmeye yatırmıyor.
Yurttaşın umutsuzluğu her geçen gün artıyor ve seçmen olarak sandığa gitmekten giderek uzaklaşıyor.
Herkes gibi sadece tweet atan siyasetçiler dünya kadar maaşla daha da tepki çekiyor.
Öfke ve çaresizlik suçu besliyor, ailelerin dağılmasına sebep oluyor.
Yöneylem Araştırma’nın geçtiğimiz günlerde çıkan araştırması bu acı gerçeği ortaya koyuyor.
26-29 Eylül tarihlerinde 27 ilde 2 bin 398 kişiyle bilgisayar destekli telefon görüşmeleriyle yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların dörtte biri ‘bıkkın’ yüzde 22’si öfkeli. Yüzde 27 de “çaresizim” diyor. Muhalefetin içindeki değişim tartışmaları öfkeye daha da benzin taşıyor.
Her sorunla ilgili makam odasından tweet atan, halkın arasında dolaşmayan, -belki de dolaşamayan- siyasetçi çözümün adresi olmaktan da uzaklaşıyor.
İnanacak seçmeni olmayan siyaset kurumu çöker. Bu kesindir.
Yeni bir dil, yeni bir eylem biçimi, yeniden gönüllere girmek için bir yol gerekiyor.
Umarım bulunur, yoksa halimiz harap…
BİR SORU:
İsrail-Hamas savaşında resmen bir soykırım yaşanıyor. İsrail, acımasızca ve savaşın kurallarını dahi ihlal ederek hastaneleri, okulları, camileri bombalıyor. Batı başkentleri; örneğin Paris, New York, Barselona’da halk sokaklara döküldü, Filistin’e destek gösterileri düzenleniyor. Bayrak ve pankart taşıyarak binlerce gösterici slogan atıyor, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto ediyor. Aklımda hep aynı soru var: Peki bu kitlesel eylemleri neden Arap coğrafyasında göremiyoruz? Bunu da bir sonraki yazıda tartışalım.
MUSTAFA ÖZBEY
YORUMLAR