Makam odasındaki haritada 20 ilimiz, Kürdistan sınırları içinde görünüyor! Kendisine ait Rudaw Televizyonu'nun tüm hava raporlarında bu harita ekrana geliyor!
Askerimizi, polisimizi şehit eden, masum yurttaşlarımızın canlarına kıyan PKK Terör Örgütü, Kandil'de yıllardır onun izni ve lojistik desteğiyle barınıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sınır ötesi operasyonlarının tümüne karşı çıktığı biliniyor. (...) Yeri geldiğinde "Diyarbakır'a karışırım, yaşasın Kürdistan! Keşke Sayın Öcalan da aramızda olsaydı" diyor! Her fırsatta bağımsız Kürdistan'dan söz ediyor.
* * *
Ama...
Türkiye'ye geldiğinde, devlet töreniyle karşılanıyor!
Bağdat'ta, yabancı ülkeleri ziyaretlerinde, hatta Afrika'daki muz cumhuriyetlerine gittiğinde bile kimsenin itibar etmediği sözde bayrağı, burada göndere çekiliyor.
(...)
Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Barzani şimdi kalkmış, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) eliyle ülkemizdeki anayasa oylaması için "Evet" kampanyası yürütüyor!
(...) Yandaş medyanın daha önce "Orta Doğu'nun dansözü, küstah, kukla, Osmanlı tokadı istiyor, kaşınıyor, kuduruyor" dediği Barzani daha büyük bir hamle yapabilir. 20 ilimize göz koyan sanki kendisi değilmiş gibi davranıp, özellikle Devlet Bahçeli'nin gözünün içine baka baka şöyle konuşabilir:
"Ben 'evet' diyorum, 'hayır'cıları da terörist ilan ediyorum!.."
Uğur Dündar Sözcü
***
Bahçeli kiminle aynı safta olduğunun farkında mı?
"Ben asla teröristleri destekleyen HDP ile ortak hareket etmem. Onlar bölücü" diyen kimdi? MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli...
Peki, şimdi başka bir bölücü grupla "Evet" oylarını destekleyen kim? Yine Devlet Bahçeli...
Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin partisi olan Kürdistan Demokrat Partisi'nin yetkilileri Mardin ilimizde basın toplantısı yapıp 16 Nisan'daki referandumda "Evet oyu" kullanacaklarını açıkladılar... Tıpkı Devlet Bahçeli gibi!
Ee, ne olacak şimdi?
Bahçeli Bey ne diyecek buna?
Kürdistan Demokrat Partisi ile birlikte "Evet" oylarını savunur hale geldiğinin farkında mı?
(...) Bahçeli, Barzani ile aynı safta olmayı kendisine yakıştırıyor mu, bilemiyorum!
Rahmi Turan Sözcü
***
Breh breh breh...
MHP Genel Başkanı'nın tezi bu..
Bu sebeple kriz çıkararak referandumdan evet çıkmamasını sağlamaya çalışıyorlarmış..
Devlet Bey'in tezi şöyle..
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçeceğimiz için..
Avrupa ülkeleri titriyormuş..
(...)
Devlet Bey'in bu yorumuna söyleyecek söz bulamadım..
Mübalağa ve mugalatanın daniskası diyeyim..
Başka bir şey demeyeyim..
Mehmet Tezkan Milliyet
***
Dikili ağacınız olsun
"Hayırcılar ve terör aynı safta. Hayır demek, bölücü terör örgütüne destek vermektir. Hayır diyenlerin bu ülkede bir dikili ağacı yok."
Böyle dedi Cumhurbaşkanı. Geçen hafta da aynı ifadeleri kullanmıştı. Geçen ay da.(...) hayır oyu kullanmayı düşünen herkes, ne yapıp edip dikebildiği kadar ağaç diksin. Hayırlısıyla.
Çiğdem Toker Cumhuriyet
***
Cumhurbaşkanı'nın dediği gibi değil
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (...) Anayasa değişikliği kabul edilirse yeniden kurulacak olan Hâkimler, Savcılar Kurulu'na gelince şöyle konuştu:
"Cumhurbaşkanı dört kişi atayabiliyor. Meclis de 5'te 3 çoğunlukla 7 kişiyi atayabiliyor. Meclis devre dışı bırakılıyormuş, ayıptır Kılıçdaroğlu."
(...) Değişiklik önerisine göre, kurul iki daire halinde çalışan 12 kişiden oluşacak ve Adalet Bakanı, kurulun başkanı olacak. Adalet Bakanlığı Müsteşarı da kurulun "doğal" üyesi. Bu iki kişiyi de "yürütmenin başı" olarak Cumhurbaşkanı bizzat atayacak... Kurulun üç üyesi birinci sınıf adli yargı hâkim ve savcıları arasından, bir üyesi birinci sınıf idari yargı hâkim ve savcıları arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçiliyor. Bu durumda Cumhurbaşkanı, kurulun (2+4) altı üyesini bizzat seçmiş olacak. Cumhurbaşkanı'nın televizyonda söylediği gibi dört üye değil! TBMM, üçünü Yargıtay mensupları arasından, birini Danıştay üyeleri arasından, üç üyeyi de hukukçu öğretim üyeleri ve avukatlar arasından seçecek. TBMM'nin seçeceği üyelikler için adaylar TBMM Anayasa ve Adalet komisyonlarında oylanacak. Her bir üye adayı için ilk turda üye tam sayısının 3'te 2 çoğunluğu gerekiyor. Bu çoğunluk sağlanamaz ise 5'te 3 çoğunluk aranıyor. Hiçbir aday bu çoğunluğa ulaşamaz ise en çok oyu alan iki aday arasında kura çekilip, TBMM Genel Kurulu'nun onayına sunuluyor. Buradaki "gizli" oylamada da aynı sırayla çoğunluk aranıyor, çoğunluk bulunmazsa en çok oy alan iki aday arasından kura çekiliyor.
TBMM Komisyonu'nda çoğunluk, iktidar partisine ait. Dolayısıyla herhangi bir uzlaşı aramaya gerek kalmadan, iktidar çoğunluğu "en çok oyu" iki adaya yönlendirip, içlerinden birisinin kurayı kazanmasını sağlayacak. Aynı çoğunluk TBMM Genel Kurulu'nda da aynısını tekrarlar ve seçilecek üyeleri iktidar partisi tek başına belirlemiş olur. Yani Cumhurbaşkanı'nın dediği gibi adaylar TBMM'de 5'te 3 oy almak zorunda değil, iş sonunda basit çoğunluk ve kuraya kalıyor. Cumhurbaşkanı, aynı zamanda iktidar partisinin de genel başkanı olduğuna göre, üyeleri kim seçmiş oluyor?..
Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet
***
Karikatür: Latif Demirci Hürriyet
YORUMLAR