Ne yıldı ama… Kısa süre sonra 2024’e gireceğiz. Gelen gideni aratmasın dileyelim ama daha kötü ne olabilir ki diye de soralım.
2023 her açıdan korkunç bir yıl oldu…
Bütün çürümüşlüklerin ortaya çıktığı, umutların söndüğü, ahlaki çöküntünün zirve yaptığı, güzelim ülkemizin başka bir ligde görünmesine sebep olan bir yıldı.
Fenomen adı altında bir kara para çılgınlığı izledik, he bitti mi bitmedi.
Botokslu, detokslu, lüks otomobilli, bol güllü görüntüler izledik. İnanılmaz paralar, gencecik insanların saçına toka oldu, o dolarların altından ülkenin bütün kiri pası ortaya çıktı.
Sosyal medyanın kontrolsüz gücü nedeniyle her şey o Engiiiin’in sevgilisinin başından döktüğü güller gibi ortaya saçıldı da saçıldı.
Galatasaray, Şampiyonlar Ligi A Grubu’nun 5. Maçında İngiliz ekibi Manchester United’la 3-3 berabere kaldı, İngiliz Daily Mail gazetesi, “İstanbul’da tüm sabah, tüm öğlen, tüm akşam yağmur yağdı. Ancak yağmur, cehennem ateşini söndürmeye yetmedi” diye yorum yazdı.
Fakat Türkiye o sıralarda adı kara paraya karışan başka bir “Şampiyonlar Ligi”ni konuştuğu için kimsenin umrunda olmadı.
Dolandırıcılık dünyası adeta mayın tarlası gibi.
Ünlü isimlerin nasıl dolandırıldığını, ponziye alet edildiğini gördük.
İki otizmli evladını kuryelik yaparak büyütmeye çalışan bir Türkün, Somali Cumhurbaşkanının oğlu tarafından öldürüldüğünü, ne yazık ki elini kolunu sallayarak Türkiye’den kaçıp gittiğini okuduk.
Bir seçim atlattık ki, düşman başına.
Herkesin birbirini suçladığı, tüm siyasetin inanılırlığını, güvenirliğini yok eden bir sürece şahitlik ettik/hala da ediyoruz.
Zaten yıl felaketle başlamıştı. 6 Şubat depremlerinde yurttaşlarımız enkaz altında kaldı, bu ülkede sokaklarda cesetlerin üzerinde koşturan insanlar gördük.
Yardım şovlarıyla yerin dibine battık.
Burada saydıklarımız sadece birkaçı.
Ama saydıklarımızın binde biri başka bir ülkenin, tabii medeni olanının başına gelse ne olurdu diye düşündünüz mü?
Hesap verilirdi efendim.
Sorumlular hesap verirdi.
Adliyeler onlarla dolup taşardı.
Siyasetin tarihine gömülürlerdi, insan içine çıkamayanları görürdük.
Bizde öyle olmadı.
Eğer güçlüysen her şeyi yapma hakkına sahip olunan bir ülkede bunlar yaşanmaz.
Çünkü ağanın eli tutulmaz.
Nasıl kazanırsa kazansın, parası olanın güçlü, dokunulmaz olduğu bir ülkede ne emeğin kıymeti olur, ne insanın.
Bizde de yok.
Ve işte 2023 tüm bunların ortaya konduğu bir filmdi adeta.
2023 bir film olmalı.
Okullarda izletilmeli, bütün kanallar kamu spotu gibi aynı anda yayına vermeli 2023’ü.
Daha kötüsü olur mu, bilmem. Allah korusun.
Ama her zaman dediğim gibi, buna dur diyecek biziz, yurttaşlarız. İtibara paradan daha çok önem verdiğimiz, emeğe saygı duyduğumuz, sözüm ona güçlüden korkmadığımız gün değişeceğiz.
Ne olur git 2023…
Ve insanları akıllanmış bir Türkiye’ye gel 2024…
MUSTAFA ÖZBEY
YORUMLAR