Ünlü Avukat Petrocelli'nin Kaybettiği Tek Dava..

Eskiler bilir, bir “Petroçelli” vardı… TRT’ nin tek kanal olduğu zamanlarda, herkesi hayran bırakan, haklının yanında olan para almadan iş takip eden ve kazanan avukat… Hep bir evi olsun isteyip bir karavanda yaşayan, tüm davaları kazanan ama beş parasız bir avukat! İyi konuşur, mahkemeyi etkiler, jüriden istediği kararı çıkarırdı…

Böylesine başarılı bir avukatın kaybettiği tek bir dava vardır.Bir cinayet davası.

Dava özetle şöyle idi:

Ünlü bir futbolcu karısını öldürmekle suçlanıyordu.. Futbolcu yakalanmıştı… Ama karısının cesedi ortada yoktu.Futbolcu, sanık sandalyesinde oturuyordu.. Kucak dolusu parayla tuttuğu avukatı jüriyi ikna etmeye uğraşıyordu:

– “Sayın jüri, müvekkilimin suçsuz olduğuna yürekten inanıyorum.. Buna az sonra sizler de inanacaksınız.. Neden mi? Bakin, simdi 1’den 10’a kadar sayacağım ve müvekkilimin öldürdüğü iddia edilen karısı bu kapıdan içeri girecek.. 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10…”

Bütün jüri kapıya doğru baktı…Haliyle içeri giren olmamıştı.

Avukat Petrocelli bir savunma dehasıydı; öldürücü hamlesini yaptı..

–“Bakınız, siz de kadının öldüğüne inanmıyorsunuz.. Çünkü hepiniz içeri girecek diye kapıya baktınız.. İşte kararı verirken buna güvenmenizi talep ediyorum..”

Ve karar verildi…Jüri, ünlü futbolcuyu suçlu bulduğunu bildirdi ve dava bu şekilde sonuçlandı.. Mahkeme çıkısında avukat, bayan jüri başkanına yaklaştı:

-“10’a kadar saydığımda siz de diğer üyeler gibi kapıya bakmıştınız.. Neden böyle bir karara imza attınız?” diye sordu.

-“Doğru” dedi jüri başkanı; “Ben de kapıya baktım, ama müvekkiliniz kapıya bakmıyordu!..”

Hani “Şeytan ayrıntıda gizlidir ” dedikleri şey böyle olsa gerek.

Aristo’ya “Köpekle insan arasındaki fark nedir?” diye sorduklarında işaret parmağını gösterip “Bir yeri gösterdiğinizde insanlar o yöne doğru,köpekler ise parmağınızın ucuna bakar” cevabını vermiş.

Anlaşılan o ki,tüm davaları kazanan Petrocelli müvekkilinin bakışlarının davanın seyrini değiştireceğini hesaba katamamış.

İyi avukat, her şeyi bilmez, ama hangi bilgiyi nerede arayacağını bilir ve doğru yere doğru bilgiyi uyarlar.

 

Kaynak Aydın Izbudak