Cumhurbaşkanı Erdoğan "Türkiye'nin Yeni Güvenlik Konsepti" konferansında, geçtiğimiz ay yaptığı Lozan çıkışına göndermelerde bulunarak "Bu ifadelerden rahatsız olanlar oldu. Niye rahatsız oluyorsunuz?
Lozan'da işte 3 milyon metrekareden 780 bin metrekareye düştük. Burnumuzun dibindeki adalar bizden alındı. Bununla iftihar edenler oldu. Nasıl ya? Elindekini veriyorsun, başarılı çıktık" diyorsun" dedi.
Bu ifade yanlış... Neresini düzeltsek bilmem ki!
Lozan'da, elimizde olan "burnumuzun dibindeki" adaları vermedik. O adaları Lozan'dan 10 yıl önce Osmanlı Devleti, İtalyanlara verdi. İtalyanlar da uzun yıllar sonra Yunanistan'a devretti.
Erdoğan'ın iddiasının tam tersine biz Lozan'da Gökçeada, Bozcaada ve Anadolu sahillerine 3 milden az uzaklıktaki adaların ve adacıkların tamamını aldık. (Şimdi o ada ve adacıkları Yunanistan işgal ediyor, bizim iktidar ses çıkarmıyor)
Türkiye, Lozan'da sadece Meis adasını kaybetti.
* * *
Cumhurbaşkanı'nın "3 milyon metrekareden 780 bin metrekareye düştük" iddiasına gelince...
Osmanlı Devleti'nin toprakları 3 milyon değil, 22 milyon kilometre kare idi. Yıllar içinde hep kaybetti. Elinde son kalan 3 milyon kilometrekareyi de Sevr Antlaşması ile işgalci devletlere verdi.
Sevr'i elinin tersiyle iten Mustafa Kemal ve arkadaşları Kurtuluş Savaşı'nı kazandıktan sonra, sıfırdan yeni bir devlet yarattı.
Lozan'da tüm dünyaya kabul ettirilen 780 bin kilometrekarelik şimdiki sınırlarımız, Atatürk ve arkadaşlarının mucizevi başarısıdır.
Aksi halde bugün oturacağımız bir yurdumuz bile olmayacaktı.
Rahmi Turan Sözcü
***
AKP'de kimler topun ağzında
--------
İlk işaret, Pakistan dönüşü A330 uçağında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şu sözleriyle geldi:
"Bu alçaklara (FETÖ'cülere) toz kondurmayan arkadaşlarımız vardı."
***
Bunu duyduğum an içimden bir ses konuştu:
"AKP'de iç hesaplaşma başlıyor..."
***
Ve Pandora'nın kutusunu Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, dünkü yazısında sorduğu şu soru ile açtı:
"AK Parti'de FETÖ'cü var mı? Sızmadığı delik kalmayan bu şebekenin AK Parti'ye hiç bulaşmadığına inanmak mümkün mü? O halde can alıcı soru şu... Bu 'arkadaşlar' şimdi nerede?"
***
Vallahi ben de merak ediyorum.
Kim bu arkadaşlar ve şimdi neredeler?
***
Bu yazı sanki "AKP'de ikinci ByLock şifrelerinin" açılacağını haber veriyor...
Ertuğrul Özkök Hürriyet
***
Şimdi ne yazacaklar ne söyleyecekler?
------
İktidara göre, cinsel istismarcıya kanuni düzenleme..
Muhalefete göre, tecavüzcüye aftı..
İktidara göre, kanunu bilmediği için çocuk yaşta evlenenleri kurtarma operasyonuydu..
Muhalefete göre, çocuklarla evlenen kazık kadar adamları hapisten çıkarma girişimiydi..
Öyleydi, böyleydi..
İktidar geri adım attı, geri çekti..
***
Bu süre içinde iktidar trolleri neler söylemediler ki, neler yazmadılar ki..
Konu kız çocukları değil, nefretlerini kusmak için fırsat kolluyorlardı dediler..
Siyasal istismar yapıyorlar dediler..
Önergeyi abartıyorlar, tecavüzcüye af gelecek diye yalan söylüyorlar dediler..
Tasarı üzerinden hükümeti vurmaya çalışıyorlar dediler..
Tecavüzcüye af geliyor demek ahlaksızlık dediler..
CHP'nin karşı çıkarak siyaseti ve olguları sürekli taciz ettiğini iddia ettiler..
Dediler de dediler..
***
Bununla yetinmediler..
Tasarıya övgüler düzdüler.. Gece yarısı önergesini alkış yağmuruna tuttular.. Ne kadar yerinde bir hamle olduğunu söylemekten dilleri yoruldu.. Siyasetin çözmekle mükellef olduğu bir sorun olduğunu ısrarla yazdılar..
Sonuç..
***
Merak ediyorum, şimdi ne yazacaklar, ne söyleyecekler?
Mehmet Tezkan Milliyet
***
Meclis TV Kılıçdaroğlu'nun konuşmasını kesti...
İnsaf yahu!
Televizyonlar
15 Temmuz'da FETÖ darbesini bile
kesmeden yayınlamıştı...
Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)
Karikatür Latif Demirci / Hürriyet
YORUMLAR