BEKLEMEDİĞİMİZ BİR OYUNLA KAYBETTİK…

Başlıktaki bu söz, iki gün önce oynanan Ankaragücü maçından sonra söylenen, İsmail Hoca'ya ait çok talihsiz bir söylem oldu. Fenerbahçe'de daha önceki dönemlerinden bugüne kadar geçen sürede, İsmail Hoca'ya hep inanmış ve saygı duymuş biriyim. Ancak evelsi akşamki faciadan sonra ilk defa bu değerli Hoca'yı ve ne yaptıklarını çözemediğim, kim olduklarını bilmediğim ve futbol ile geçmişteki ilişkileri  hakkında bilgim olmayan, teknik kadrosunu dostça ve gerceklerden uzaklaşmadan eleştireceğim.

Sezon başlarken İsmail Hoca, muhteşem kadrosuna inanarak ortaya büyük bir hedef koymuştu ve dört kupayada talibiz, bunuda başaracak gücümüz var diyerek, futbol kamuoyunda müthiş bir beklenti yaratmıştı, ama son oynanan maçtan sonra, kupa hayali üçe düştü, Türkiye kupası bir anda diğer takımlara adeta hediye edildi. İki sezondur Fenerbahce'yi şampiyonluk yarışında birinci derecede favori gördüğümü sık sık yazılarımda dile getirmiştim, geçen sezon kılpayı kaçan şampiyonluk ile bende yanılmıştım ama bu sezonki inancım çok daha güçlüydü ve bu inancım kötü gidişe ve yapılan hatalara rağmen hala devam ediyor. Fenerbahçe Konferans liginde final oynayıp kupayı alabilirmi diye düşünürsek, bu sorunun cevabı bence bu oyunla kesinlikle hayır olur. Çünkü Avrupa'nın çok güçlü takımlarının bu şansı Fenerbahçe'ye tanımayacaklarına inanıyorum, umarım ben yanılırım.

Futbol hatalar oyunudur ve herkes hata yapabilir, önemli olan tek şey hatalardan acilen ders almaktır ve hatalar üzerinde inatçı olmamaktır. Ankaragücü maçındaki hatalar ve özellikle takım kadrosu  tercihindeki akıl tutulması bence, Antrenör kurslarında ''DERS'' olarak anlatılmalıdır !

İsmail Hoca ve ne yaptıkları belli olmayan, sadece Hoca'nın elinle ağzını kapatarak söylediklerine topluca kafalarını sallayan yardımcı hocalara, imkanım olsa sormak isterim, son maçdaki kadro üzerinde nasıl hemfikir oldunuz diye. Çünkü tercih edilen ilk onbir kararında zerre kadar futbol mantığı yoktu. Maçın onbirinci dakikasında, yanımdaki dostlarıma ve Whatsappta yazıştığım kişilere, Fenerbahçe bu akşam fark yer dediğimde, taraflı tarafsız herkesten onay aldım. Şimdi sormak istiyorum, böylesine kritik ve hayati bir maçta, aylardır oynamayan İrfan can niye kaleye geçer, haftalardır kulübede oturan Serdar ve Bonucci nasıl yanyana oynar,tecrübeli Bonucci'nim partneri nasıl olurda Djiku yada Çağlar olmaz ?! Türk futbolunun göz bebeği ve dünya starlığına aday Ferdi dinlendirilecekse, sezon başından beri taş gibi futbol oynayan Oosterwolde kullübedeki yer alır ?! Esas pozisyonu sağ açık olan, iki aydır takımdan uzak kalam ve hayatında hiç sol bek oynamamış Osayi hangi mantıkla, Morutan'ın karşısında sol bek olarak oynatılır ?! Attığı gollerin dışında, maçların bütününe bakıldığında, ofansif ve defansif anlamda zerre katkısı olmayan ve ıslıklanan Cengiz niçin ilk onbirde düşünülür diye sorduktan sonra, hatalar zincirinin en önemli halkasına başka bir deyişle takımın kalbi olan orta saha yanlışına değinmek istiyorum, işte farklı kaybedilen maçın can alıcı noktasında, Zajc ve işe yaramaz Kruniç'i aynı anda yanyana ilk onbire koyarsan, sadece Ankaragücü değil, başka takımlarda, kalbi çalışmayan Fenerbahçe'ye fark atabilir.

Uzun lafın kısası, üzülerek yazıyorum, dün akşamki facianın ve müthiş acemiliğin tek sorumlusu İsmail Hoca ve ekibidir. Buradan İsmail Hoca'ya sesleniyorum, “Beklemediğimiz oyunla kaybettik” derken, neye inandığınızı ve bu  yanlış kadro ile nasıl bir oyun beklediğinizi de açıklarsanız belki bizlerde yeni birşeyler öğrenmiş oluruz.

Evet ben bir Fenerbahçe'li değilim ve bunu sık sık dile getiriyorum, ama bu takıma inanmış ve sempati duyan bir futbolsever olarak yapılan bariz hatalara çok üzülüyorum, gördüğüm yanlışlarıda doğrularıda bu köşemde dile getirmeye çalışıyorum, böyle yapmayada herzaman devam edeceğim. Fenerbahçe'nin dört kupa hayali dün akşam bitmiştir, sakat oyuncuların takıma dönmesiyle beraber, sorunların biteceğine, tekrardan  güçlü Fenerbahce'yi izleyeceğimize olan inancımı ben kaybetmedim ve hala birinci derecedeki favorim Fenerbahçe'dir.

Dünyadaki her takım, umulmadık anlarda kriz yaşayabilir, futbolcu yada Hoca'lar uzun maratonda yanlış yapabilirler bunların hepsi futbolun içinde olan şeylerdir, önemli olan tek şey ise, hızlı bir şekilde hatalardan ders almak ve aynı hatayı tekrarlamamaktır. Fenerbahçe'nin birlik halinde bu zor durumdan çıkacağına ve sezonu mutlu bir son ile tamamlayacak gücü olduğuna inancım tamdır.


Tolga Güneş