Ülkemizde çeşitli branşlarda, hem Avrupada hemde Dünyada çok başarılı sporcularımız var ve onları madalya törenlerinde görüyoruz sonrada ortadan kayboluyorlar. Varsa yoksa Futbol ve sürekli olarak kartopu misali artan Kaos ortamı. Araştıranlar ve dikkatle izleyenler hemen görecekki bizim Süperlig'imizdeki rahatsız edici gereksiz kapışmalar Dünyanın hiç bir ülkesinde yok. Çünkü orada herşey oturmuş bir sistem de saat gibi işliyor.
Beşiktaş son yıllardaki en başarısız Kulüp. Demirören ve sonrasında Fikret Orman'ın yanlış yönetimleriyle borç batağına sürüklendi, yazılı Basında gördüm artık faturalar bile ödenemiyormuş. Yeni Başkan eski Başkanı haklı olarak suçluyor.
Cimbom son haftalarda sahada çok başarılı ama oradada kazan kaynıyor, herkes huzursuz. Fenerbahçe'de kimse mutlu değil, Başkan Ali Koç tartışmaların içinde, Hocaya tepkiler çığ gibi büyüyor. Her maç sonunda hakemlere inanılmaz suçlamalar yapılıyor, VAR sistemi acımasızca eleştiriliyor, Siyasetçiler spora müdahale ediyor Tribünler İSTİFA tezahüratları ile cevap veriyor. Sonrasında Sayın Cumhurbaşkanı devreye girip uyarılarda bulunuyor...
Sonra inanılmaz bir şey daha oluyor ve Milli Takım Hocası çok doğru ama bir okadar da geç kaldığı sürpriz ve şaşırtıcı açıklamasını yapıyor. “Türk Futbolu için yabancı sayısı çok fazla, 6-7 yabancı yeter” diyor. Bende diyorumki, Hocam Beşiktaş’ın Hocasıyken aklın neredeydi, doğruyu görmek için Milli Takımın başınamı geçmen gerekiyordu ?!
Böyle yuvarlanarak sezonun sonuna doğru yaklaşıyoruz. Ben eleştinin çok gerekli olduğuna inanan biriyimdir bunu defalarcada yazılarımda belirtmiştim.
İki yılı aşkın bir süredir bu köşemde, hiç bir Kuruma, Kulübe ve şahıslara bağımlı olmadan kimseye yaranma gayreti içinde olmadan vede belirli kişilere yağdanlık olmadan, sekiz yaşında Almanya'da başlayan ve 27 yıl süren Futbol öğrenimimde elde ettiğim alt yapı eğitimim, disiplin anlayışım, tarafsızlık öğretisi ve gercekleri görebilme yeteneğinin geliştirilmesi bilgilerinin birikimlerini elimden geldiği kadar dile getirdim. İki yıl sonunda, çok mutlu olduğum bazı eleştirilere bugün örneklerle cevap vermek istiyorum.
Israrla ve defalarca Futbolumuz'daki alt yapı eksikliğini Avrupadaki örneklerle kıyaslayarak yazdım. Yine defalarca 14 yabancı futbolcunun fazla olduğunu söyledim, bu rakam Kulüpleri ekonomik açıdan bitirecek dedim. Avrupa'daki takımlardan bizim neyimiz eksik diyenlere neyimiz eksik değilki diye hatırlatmalarda bulundum. Türk futbolu diye birşey kalmadı, Avrupa kupalarında hiç bir zaman şanzımız olmayacak dedim ve durum ortada.
Sezon başlarken, üç büyükleri çok kötü günler bekliyor, Abdullah Avcı Başakşehirdeki rahatlığa alıştı Beşiktaş'da rüzgarlar sert eser durumu şüpheli diye yazdım. Ersun Yanal kesin yanlış bir tercih, Kanarya yanlış yapıyor diye uyardım. Geçen gün ciddi bir spor yazarı Yanal için yapılan tüm eleştirileri gayet güzel özetlemiş, “Yanal iyi bir Antrenör ama hiç bir zaman iyi bir taktisyen olamadı, Fenerbahce de ancak kondisyoner olarak çalışabilir” demiş. Katılmamak mümkünmü bu tespite ? Bence değil !
Formsuz Fatih Terim diğerlerinin arasında en şanslısı, yatıp kalkıp iki Türk futbolcuya dua etsin, Ömer ve Adem takımı sırtladılar götürüyorlar, ya onlar olmasaydı??
Ligdeki favori takımlarımdan Fırtına Trabzon lider, alkışlanacak performans gösteren Okan Buruk'un Başakşehiri potada ve iddialı. Aylar önce dikkat çektiğim Sivas ve Alanya şampiyonluk yarışının içindeler. Başarılı hoca Erol Bulut'u da altını çizerek köşemde anlatmıştım.
Yine uzun bir süre önce daha hiç gündemde yokken Trabzonlu SÖRLOTH a dikkat edilmesi gerektiğini keyifle tarif etmiştim. Beni eleştiren yakın bir dostum Sörloth'un çok uzun boylu ve kalın yapılı olduğunu söylemiş, günümüz futbolunda bu tür santraforlara gerek olmadığını eklemişti. Bu oyuncunun yeni lakabı Kule ve Kuzey yıldızı, Fırtınayı şampiyonluğa taşıyor ve büyük ihtimalle ligi gol kralı olarak bitirecek. Geriye dönüp bakıyorumda kendimde ve yazılarımda pek bir yanlış bulamıyorum, galiba bu sezon formdayım ama herzaman değerli Dostlarımın erken eleştirilerine açığım ve bekliyorum.
Aklıma son birşey geldi, bu hafta sonu favorilerimden olan Trabzonspor maça 11 yabancı futbolcuyla başladı, şampiyon olurlarsa bu başarı Trabzonspor'un tarihine yazılacak tabi ama bu durumda Türk futbolu hiç birşey kazanmamış olacak.
Tv lerdeki kravatlı ve ağzı iyi laf yapan yorumcular, aynı pozisyonları onlarca defa başa alıp tekrar tekrar izlemeye devam edip laf kalabalığını sürdürsünler, nasıl olsa Ülke futbolumuz için AĞZI OLAN KONUŞUYOR...
Tolga Güneş
YORUMLAR